Bursa'nın çözülmeyen problemleri saymakla bitmez.

Trafik, hava kirliliği, çarpık kentleşme ve düzensiz göç...

Çözümü zaman alabilir deyip yetkililere zaman veriyoruz.

Seçim öncesi verilen sözlere inanıp bu kez olacak diyoruz.

Çözülen var çözülmeyen var...

Ama Bursa 30 büyükşehirden biri.

Türkiye'nin en kalabalık dördüncü kenti.

Son verilere göre nüfus 3 milyon 194 bin 720.

Kayıtsız olanlar da cabası.

Bu kadar insanın en temel ihtiyacı olan temizlik konusundaki yetersizlik hakkında sitem etmek her sabah çöp dağına yolculuk yapan bana düştü.

Çöp dağına yolculuk derken atık tesislerinden bahsetmiyorum.

Bursa'nın göbeğindeki Fatih Sultan Mehmet Bulvarı'ndan bahsediyorum...

Gece gündüz binlerce kişiyi misafir eden, kafe ve restoranlarının hayli fazla olduğu FSM Bulvarı...

Neredeyse her ay yeni bir dükkânın açıldığı FSM Bulvarı...

Hareketliliğin gece gündüz bitmediği caddenin çöpü de çok oluyor haliyle.

Peki o çöplerin sokakta işi ne?

Ziyaretçilerin gelişi güzel attığı çöpleri geçtim kirliğinin asıl sebebi dükkanların çöplerinin kaldırıma bırakılması...

Öyle konteyner falan da yok. Evlerin çöpünün anca sığdığı birkaç göstermelik çöp kovası konulmuş ama faydasız. Her sabah da manzara aynı...

Saat 9.00'da bile önceki günün atıkları hala bekliyor.

Dükkanların önünde oluşan çöp dağlarının yarattığı kirliliğe bir de sıcak hava yüzünden oluşan kötü koku da ekleniyor.

İşte o an zihniniz pek çok soruyla doluyor:

Çöpler için konteyner zorunluluğu yok mu?

Hata dükkân sahiplerinin ise şayet denetimler yetersiz mi?

Gelişigüzel çöp bırakanlara ceza kesilmiyor mu?

İlçenin bazı noktalarında yer altında çöp konteynerleri mevcut. FSM Bulvarı için de böyle bir adım atılamaz mı?

Hepsini geçtim temizlik işçilerinin çalışma saatleri öne çekilemez mi?

Çöpünü bile toplayamayan bir kent nasıl gelişecek?

Bursa'ya yakışmayan bu disiplinsizliği kim çözecek?