Bursa
Parçalı Bulutlu
15.5°
Başka Gazete

Varank'ın satır arası mesajları! Bursa'daki o projelerden vazgeçilecek mi?

2023.05.08 12:06 Son Güncellenme: 2023.05.08 12:06

Sanayi ve Teknoloji Bakanı, Bursa Milletvekili Adayı Mustafa Varank dün basın mensuplarıyla birlikteydi.

Geçmişteki diğer 'ithal' adayların aksine kısa sürede partisinin büyük atalet içindeki teşkilatına hareketlenme getiren Varank'ın toplantıda verdiği satır arası mesajlar dikkat çekiciydi.

Medyanın, sokağın sesini dinlemeliyiz; bizi eleştirenleri duymamazlıktan gelemeyiz dedi.

Ortak akılla hareket etmenin önemine değindi.

Varank'ın 'normal' bir kentte üzerinde durulmayacak, belki kendisinin de söylemeyeceği bu sözler kayda değerdi.

Neden mi?

Zira Bursa'da yerel yönetimler uzun süredir malum ötekileştirmeyi sistemleştirdi.

'Ben bilirim' anlayışıyla sayısız kent suçu işlenirken ortak akılla hareket etmek şöyle dursun en küçük eleştiriye bile tahammül gösterilmedi.

Sorumluluk üstlenmekten kaçınan siyasi irade popülizme yöneldi.

Büyük vaatlerin neredeyse tamamı yerine getirilmedi.

Bursa kimliksizleştirilirken trafik, çevre, kentsel dönüşüm gibi kentin acilen çözülmesi gereken sorunları senelerdir ötelendi.

Farklı hesaplarla, şehrin ekonomik potansiyelini tam anlamıyla açığa çıkarması da engellendi.

Dolayısıyla, Varank'ın "Bundan sonra ekip çalışmasını daha iyi hâle getirmek istiyoruz. Bu bizim için önemli" açıklamasının üzerinde durmak gerekli.

14 Mayıs'tan sonra yerel seçim süreci başlayınca AK Parti'de ciddi bir değişim gerçekleşecek mi?

Hep birlikte göreceğiz...

Şu an itibarıyla Varank'ın söylemleri ile yerel yöneticilerin eylemlerinin örtüşmediğini ifade edebiliriz.

Mustafa Varank, yeni sanayi bölgeleri oluşturulurken tarım alanlarına zarar verilmeyeceğini de söyledi.

Bakalım; Büyükşehir Belediyesi, Karacabey ve Mustafakemalpaşa'da tarım alanlarını sanayiye açmayı hedefleyen rant projelerinden vazgeçecek mi?

Yunuseli'de tarım alanlarına konut dikme arzusu sona erecek mi?

Varank, hem sanayi karşıtlığı yapıp hem de şehir içindeki plansız sanayiden yakınmanın doğru olmadığının altını çizdi.

Açıkçası haksız değildi.

Ancak buna da kendi partisinin yerel yöneticileri sebebiyet vermedi mi?

Türkiye genelinde Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın koordinasyonunda yürütülen 'Kent İçi Sanayi Alanları Dönüşümü Model Çalışması' kapsamında, Bursa Eskişehir Bilecik Kalkınma Ajansı (BEBKA) tarafından hazırlanan raporda Bursa'da şehir içinde faaliyet gösteren 8 binden fazla düzensiz sanayi kuruluşu tespit edilmişti!

Olası depremde ya da kazada şehri felakete sürükleyecek, kent içindeki trafiği içinden çıkılmaz bir hâle getiren, şehrin havasını ve suyunu mahveden, Bursa ovasını katleden bu düzensiz sanayinin şehir dışına taşınması adına yerel yöneticiler ne yazık ki sorumluluklarının gereğini yerine getirmedi.

2040 Çevre Düzeni Planı'nın akıbeti belirsizliğe sürüklendi.

Bursa'yı, bilim insanlarının tabiriyle olası felakette 'yok edecek', tarım alanlarında inşa edilen düzensiz kaçak sanayinin şehir merkezini işgal etmesi seyredildi.

Varank'ın "Kentsel dönüşümü gündemde tutarak, rantsal dönüşüm diyenlere sesimizi çıkarıp yola devam edeceğiz" sözleriyle ilgili de şunları söylemeliyiz:

Doğanbey gibi bir faciaya tanıklık edilen, fahiş emsalli projelerle beton rantında sınır tanınmayan, çok sayıda imar suçuna imza atılan, orantısız yoğunluk artışlarıyla yeni yapılaşan yerleri dahi içinden çıkılmaz bir hâl alan Bursa'da kentsel dönüşümü konuşmak için önce sorumluların cezalandırılması ve devam eden fahiş emsalli inşaatların durdurulması gerektiği düşüncesindeyiz.

Hanlar Bölgesi'nde yapılan çalışmaya Türkiye'ye ve dünyaya örnek olacak bir iş demek için de evvela Hanlar Bölgesi'nin göbeğine, Torunlar GYO tarafından saplanan hançer kaldırılmalıdır.

Sıcaksu'nun da betonlaştırılması durdurulmalıdır.