Bursa'da kamusal alanlar çoğunlukla rant amacıyla kullanılıyor.

Belediyelerin mülkiyetindeki arsaların bazıları parsel parsel satılıyor.

Kimi zaman da belediye hizmet alanları, parklar özel işletmelere tahsis ediliyor.

Bilhassa parkların amaç dışı kullanımına en çok Nilüfer'de rastlanılıyor.

Lastikçiye dahi dönüşen kamu alanları bazen de müteahhitlerin satış ofisi hâline bile getiriliyor.

Parkların yanı sıra boş belediye hizmet alanları da bulunuyor.

Onlar da aralarında kebapçıların da olduğu envaiçeşit özel işletme için hazırda bekletiliyor.

Sözün kısası derdiniz halka hizmet etmek ise Bursa'da belediyelerin de hazinenin de elinde yeterince yer mevcut aslında.

Sosyal tesis de yapabilirsiniz, anaokulu da...

Yeter ki açmayın kamusal alanları ranta!

Bu girizgahı yapmamızın nedeni tam anlatmaktı derdimizi.

Gelin, birlikte aşağıdaki fotoğrafa bakalım şimdi.

Bir de haritadan görelim Nilüfer Özlüce'deki 2396 ada 9 parseli...

İzmir yolu üzerindeki Bursasapor tesislerinin hemen yanındaki bu yeşil bant yapılaşmaya açılmak istenmişti.

Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi'nde onaylanmıştı konuyla ilgili 1/5000 ve 1/1000'lik imar planı değişiklikleri.

Ağaçlık ve yeşil alan olan yerde anaokulu yapılacağı gerekçesiyle yapılaşmaya açılmak istenen yerde parselin kalan kısmının da gelecekte belediye hizmet alanına dönüştürülmesinin amaçlandığı belirtilmişti!

Şaka gibi değil mi!

28.682,37 metrekarelik dev alanda, 30 yıllık ağaçların ve yeni dikilmiş fidanların bulunduğu yer, anaokulu yapma gerekçesiyle katledilmek istenmişti!

Güzel kurnazlık doğrusu!

Başka hiç yer yokmuş gibi son kalan yeşil alana anaokulu yapacağım de...

İtiraz edene okula mı karşı çıkıyorsun de böylelikle...

Sonra değişiklik yargıya takılmazsa kenara ufak bir okul koy, geriye kalan kısmı da özel şirketlere verilmeye hazır belediye hizmet alanı yap!

Vay arkadaş!

Sahiden de az önce dediğimiz gibi güzel kurnazlık doğrusu...

Ancak neyse ki bu kentin vicdanlı bilim insanları da var.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Mimarlar Odası Bursa Şubesi, yeşil alanı yok edecek plan değişikliklerini yargıya taşımıştı.

Dava gerekçesinde, plan değişikliklerinin İmar Kanunu ve Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliği'ne aykırı olduğu, 30 yıllık ağaçların ve yeni dikilmiş fidanların bulunduğu yerin sosyal tesis olarak planlanmasının şehircilik ilkelerine aykırı olduğu, ağaçlandırılacak alanın rekreasyon alanına dönüştürüldüğü, dava konusu parselin kent içinde yapılaşmamış az sayıda büyük alandan biri olduğu için değerli olduğu, deprem hâlinde barınma, yardım dağıtımı amacıyla kullanılabilecek arazinin azalmasına neden olunduğu belirtilmişti.

Ayrıca 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliği için kurum görüşü alınmadığı, yetki devrine aykırı davranılarak; ada bazında değil, parsel bazında plan değişikliği yapıldığı, plan açıklama raporlarının ölçek bazında fark içermediği ileri sürülerek düzenlemenin iptali istenmişti.

Yargıdan, bu şehirde vicdanlı bilim insanlarının yanı sıra vicdanlı hakimlerin de bulunduğunu gösteren bir karar geldi.

Bursa Büyükşehir Belediyesi'ne karşı açılan davada plan değişikliklerinin iptaline karar verildi.

Özlüce'deki son kalan yeşil alanın da ranta kurban gitmesine izin verilmedi.

Bursa'da kent içindeki yeşil alanlar zaten son derece azaldı.

Hâliyle son kalan yerler asla yapılaşmaya açılmamalı.

Bursa'nın artık rantı odaklayan değil; kentin deprem tehdidini önceleyen, sorumluluk ve vicdan sahibi projelere ihtiyacı olduğu unutulmamalı.