Kongre sürecindeki Cumhuriyet Halk Partisi'nde (CHP) Bursa'daki il başkanlığı kulislerini geçtiğimiz hafta aktarmıştık.

Bugün ise dilerseniz biraz Osmangazi'ye odaklanalım.

Malum nüfusuyla onlarca ili geride bırakan, Türkiye'nin en büyük ilçelerinden biri Osmangazi.

Seçimlerin kaderini belirlemede hayli önemli pozisyona sahip Osmangazi'de CHP uzun süredir beklediği neticeleri elde edemedi.

Neden mi?

Zira açıkçası son yıllarda hep şahsi siyasi menfaatler öncelendi.

Soruyorum şimdi:

Kaç kişi bilir CHP'nin mevcut Osmangazi İlçe Başkanı'nın ismini?

Normal yurttaşı geçtik, inanın bazen senelerdir örgüte emek veren partililer dahi sohbetlerimizde bu soruya yanıt vermekte güçlük çekmektedir.

Yanlış anlamayın bakın...

Ücra bir yerden söz etmiyoruz ki!

Bursa'nın tam merkezindeki, son derece kritik Türkiye'nin en büyük 5. ilçesinden bahsediyoruz...

Merak edenler olmuştur, CHP'nin mevcut Osmangazi İlçe Başkanı Metin Yılmaz.

Peki, Yılmaz'ın ismi neden bilinmiyor?

Çünkü pasif bir yönetim sergileniyor...

Hani her şey güllük gülistanlık olsa bir nebze anlarsınız da âdeta bir sorunlar yumağı Osmangazi.

Suriyelilerden tutun kentsel dönüşüme kadar çözülmesi gereken çok sayıda problemi mevcut değil mi?

Bahsettiğimiz gibi seçimler bağlamında da belirleyici.

Hâliyle etkili bir muhalefet sergilenmeli.

Yılmaz'a çok yüklenmek haksızlık olur gerçi.

Zira o, Metin (Mete) Akyolcular'ın istifasının ardından olağanüstü toplanan ilçe yönetimi toplantısında İsmet Karaca'nın işaretiyle başkanlığa seçilmişti.

Kongrede yine İsmet Karaca'nın işaretiyle aday olup başkanlığa seçilen Akyolcular da istifasından önce son derece pasif (farklı konularla gündeme gelmeyi ayrı tutarsak) bir yönetim sergilemişti.

Kimse tehdit oluşturmasın, benim sözümden çıkılmasın yeter yaklaşımı benimsenince böyle olmak zorundaydı demek ki...

Velhasılıkelam CHP Osmangazi uzun süredir Karaca'nın hegemonyası altında.

Karaca ilçeden ayrıldığında kendi kontrolündeki bir ismin Osmangazi'de yönetimi üstlenmesini istedi ve kongreye dair daha sonra yerine getirmeyeceği sözler vererek Akyolcular'a destek istedi ve başkan seçilmesini sağladı.

Osmangazi'de kontrolü ele geçirince de il başkanlığı için kolları sıvadı.

Sonrasını biliyorsunuz...

İl başkanlığından istifa etti milletvekili adaylığı için.

Aday listesine de girdi ancak seçilemedi.

Sıralamada umduğunu bulamayınca genel merkeze bayrak açtı.

İsmet Karaca'nın bugünlerde "Göreceksiniz, hesabını soracağım, intikam alacağım" dediğini duyuyoruz.

Osmangazi ilçe yönetiminin toplantılarına katıldığı, talimatlar yağdırdığı da söyleniyor.

Sanki koskoca CHP örgütünün tek misyonu bir şahsın milletvekili olması!

İlçe yönetimi, il yönetimi, milletvekili adaylığı...

Seçilmeyince önce yine ilçeleri dizayn etmeye çalışma, il başkanlığı hesapları yapma sonra yine milletvekili adaylığı için yola koyulma mı?

Bu kadar da olmaz mı?

Yoksa olur mu?

Karaca'nın Osmangazi'deki adayı kim olacak göreceğiz kısa süre içinde...

CHP Osmangazi'de 4 yıldır saha çalışmalarını aralıksız sürdüren Cengiz Çelikten, Karaca'nın çıkaracağı adayın en güçlü rakibi olacak kuşkusuz.

Çelikten, geçtiğimiz gün medyada misafirimizdi.

Sohbetimizde şunları söyledi:

"Dışarıda bizim için onun adayı yok şunun adayı diye söylentiler dolaşıyor. Kesinlikle böyle bir durumu kabul etmiyorum. Yıllardır verdiğimiz emeği tüm örgütümüz görüyor ve duyuyor. Biz her partilimizle yan yana gelebiliriz destek isteyebiliriz. Bu görüşmeler yanlış değerlendirilmesin. Örgütün adayı olarak yola çıktık, örgütün adayı olarak da alacağımız görevi layıkıyla yapacağız."

Çelikten, il başkanlığı için bir adaylarının bulunmadığını da kaydetti:

"Dışarıdan emir komuta almayan bir il başkan adayı olursa onu destekleyeceğiz. Tüm ilçelere saha çalışmalarında destek vereceğine inandığımız, tüm ilçelerde birlik ve beraberliği sağlayacağını düşündüğümüz bir aday olursa onu destekleriz. Bizim şu andaki tek derdimiz Osmangazi."

Bakalım, Çelikten senelerdir verdiği emeğin karşılığını alabilecek mi?

Örgütün adayı olarak yola çıkması, CHP Osmangazi'nin uzun süredir çok çektiği hizipçilikten uzak durması avantajları diyebiliriz.

Değişim, değişim deniyorsa evvela ilçelerdeki hegemonyalar sona erdirilmelidir düşüncesindeyiz.