Bursa
Az Bulutlu
17°
Başka Gazete

Nilüfer'le ilgili çarpıcı raporu hazırlayan mühendisten dikkat çeken açıklamalar!

2023.02.27 11:03 Son Güncellenme: 2023.02.27 11:03

Geçtiğimiz perşembe bu köşede yayınlanan "Nilüfer'de ciddi zemin sıvılaşması iddiası! O mahalleler risk altında mı?" başlıklı yazıda çarpıcı bilgiler içeren bir raporu gündeme getirmiştik.

Hatırlatmak gerekirse; Bursa Valiliği, Bursa Büyükşehir Belediyesi, Nilüfer Belediyesi, Bursa Kent Konseyi'ne sunulan raporun detaylarını paylaştığımız yazıda şu ifadelere yer vermiştik:

"İddiaya göre Nilüfer'de son dönemde yoğun yapılaşmaya maruz kalan 23 Nisan mahallesinde bir inşaat için şantiye maksatlı kullanılan kuyudan elde edilen verilerde uzmanlar tarafından jeotermal aktivite ve depremsel hareketlilik tespit ediliyor.

Sondajdan alınan su numunesi; Sağlık Bakanlığı'nın akredite kuruluşu olan İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından 27.11.2019 tarihinde yapılan analiz sonucu "mineralli akrotermal" su tanımını alıyor.

Geçtiğimiz sene Balıkesir'de meydana gelen, İstanbul ve Bursa'da da şiddetli hissedilen depremlerin ardından kuyudaki mineral değeri oldukça yükseliyor.

Gaz çıkışı meydana geliyor.

Hazine parselindeki kuyuda daha sonra başka bir inşaatın yapımına başlanıyor.

Bölgedeki inşaatların 20-25 metreye inen fore kazıklarından dahi su fışkırıyor.

Mahalledeki bazı binaların bodrumlarını jeotermal su basıyor.

Zaten kurum görüşüne başvurulması üzerine bölgede inceleme yapan Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü'nün; Bursa Valiliği, Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı'na gönderdiği raporda da "Kuyunun gerek sıcaklığı gerek ise kimyasal içeriğinin çevresindeki sulara göre daha fazla miktarda erimiş madde içermesinden dolayı jeotermal kaynak olarak değerlendirilebilecek özelliklere sahip olduğu belirlenmiştir" ifadelerine yer veriliyor. İlgili kurum ve kuruluşların bölgede değerlendirme yapması uygun olacaktır da deniyor."

Nilüfer ilçesindeki 23 Nisan, Altınşehir, Özlüce ve Yüzüncüyıl mahalleleri sınırları içindeki 2018 yılından sonra artış gösteren jeotermal aktivite ve depremsel hareketlilik konusunda bilgiler içeren raporu hazırlayan, bir deprem olmasa dahi bölgedeki binaların çökme riski olduğuna dikkat çeken, tespitlerin yapıldığı bölgedeki jeotermal ruhsatın teknik sorumlusu, 4622 oda sicil numaralı Jeoloji Mühendisi Turgut Bilgin ile görüştük dün.

Bilgin, "Bursa Nilüfer ilçesini konu edindiğiniz yazınız sayesinde istenmeyen kötü sonuçlara engel olunabilecek başarılı çalışmalara başlanabilir, sonuçta bahse konu bölge açısından öncelikli olarak zemin sıvılaşmasının önlenmesi ile yapı stokunun radye temel yapısı ve jet grout, fore kazık sistemlerinde jeotermal aktivitenin (akrotermal mineralli) suyun zaman içerisinde korozyon etkisiyle beton ve demir donatı üstünde yapacağı aşındırma oksitleyip çürütme (alterasyon) sonucu zaten beklenen standart katsayı oturmalarının dışında gerçekleşebilecek farklı oturma durumlarında yapının eksenden ayrılması sonucu kolon kiriş taşıyıcı sistemi olan etriye donatısının bozulması ile yapının statiğinin değişmesi kötü sonuçlarla karşılaşılacağını olası göstermektedir. Ayrıca Marmara Bölgesi'nin deprem için öncelikli olması nedeniyle, çok daha düşük bir şiddetteki sismik harekette dahi olumsuz olabilecek durumlar da düşünülmelidir" dedi.

Şöyle devam etti:

"Nilüfer ilçesinde bahse konu bölgede yapılmış olan yapı stokunun zeminini tehdit eden doğal çıkış olarak kabul edilebilecek jeotermal aktiviteyi, jeofizik yöntemle tespit edilmiş kritik yerlerde yapılacak sondaj kuyuları ile kurutup, seviyesini düşürerek, ilk aşamada Deprem Master Planı kapsamında zemin rehabilitasyonu amaçlı korozyon ve zemin sıvılaşması engellenebilir. İkinci aşama ise deşarj edilecek termal akışkanın parametrelerine göre entegre kullanım alanları belirlenebilir ve bölgenin ekonomik yapısına katma değer sunabilirler."

Bursa'da 1995'te Çekirge'de bulunan tarihî hamam ve termal tesislerin yaklaşık 700-800 metre yakınında bulunan Polis Evi inşaatına su temini için iptidai bir sondaj makinesi tarafından sondaj kuyusu delinmeye başlanıldığı, 70 metre derinliğe gelindiğinde sıcak suyun (termal) patladığı, basınçlı olduğu için artezyen olarak yüzeye deşarj olduğu, bu arada Çekirge bölgesindeki hamam ve tesislerin sıcak sularının kesildiği raporla tespit edilmiş.

Patlayıp sıcak su akan kuyu durdurulamamış, üniversitelerden heyetler ile birlikte Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü; 20 metre uzaklıkta, yaklaşık 3 metre düşük kotta 250 metre derinlikli, jeotermal ilkelere uygun yeni bir sondaj kuyusu yaparak, jeotermal rezervuardan üretim yapılarak dışarı deşarj edilmesi yöntemi ile diğer kontrolsüz kuyunun basıncını düşürüp betonlanarak kapatılmasını sağlamış.

Sıcak suyu kesilen, hamam ve tesislerin suyunun geri gelmesi için mahkeme tarafından kontrollü kuyunun vanalarının da tamamen kapatılması istenmiş, fakat tamamen vanalar kapatıldığında çevrede heyelanlar ve zeminde basınç yarılmaları olduğundan sondaj kuyusu vanaları kısmen açık bırakılmış ve kanalizasyon rögarına bağlanmış.

Bursa'da 23 Nisan mahallesi ve çevresinde yaşanan duruma benzer diğer örneklere geçmişte Kültürpark'ta da rastlanmış.

Tüm bunların ötesinde şunu da ifade ederek yazıyı noktalayalım:

Daha önce de belirttiğimiz gibi 23 Nisan mahallesinden Özlüce'ye kadar uzanan banttaki binaların risk altında olduğu iddia ediliyor.

Durum fotoğraflarla tespit ediliyor.

Her şeyi bir kenara bırakalım, devletin resmî kurumu Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü bölgede inceleme, değerlendirme yapın diyor.

Hâliyle; acilen İnşaat Mühendisleri Odası ve Jeoloji Mühendisleri Odası'nın bölgede inceleme yapması, bölgedeki yüksek katlı konutların temellerinden beton numuneleri alınarak zaman içerisinde zemin sıvılaşmasından ötürü konutların farklı oturmadan dolayı oluşabilecek eksenden ayrılma testlerinin gerçekleştirilmesi, iddiaların doğruluğunun etraflıca araştırılarak kamuoyunu bilgilendirmesi gerekirken Bursa Valiliği, Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Nilüfer Belediyesi'nin konuyla ilgili suskunluğu dikkat çekiyor.

Vatandaşların bireysel olarak ilgili kurumlara inceleme için başvurularda bulunduğu, hatta suç duyurusu hazırlığı yaptığı da bize dün gelen bilgiler arasında.