Bursa
Parçalı Bulutlu
18.5°
Başka Gazete

Nilüfer'deki hormonlu inşaatlar, Başkan'ın isyanı ve şaşırtıcı yargı kararları

2023.01.26 09:10 Son Güncellenme: 2023.01.26 09:10

Tarımla başlayan yolculuk gıda ve iklimle devam etmişti.

Nilüfer Belediyesi, 2023'ü ise tasarım yılı ilan etti.

İlçede her sene belirlenen tema doğrultusunda farkındalık yaratan çalışmalara imza atılıyor.

Bu yıl diğerlerinden daha farklı olarak Nilüfer'in geleceğinin Nilüferlilerle tasarlanması gibi iddialı bir söylemle yola çıkılıyor.

Dün belediyenin 2023'teki temasıyla ilgili düzenlenen toplantıya katıldık.

Nilüfer'in geleceğinin Nilüferlilerle tasarlanması söylemi güzel.

Güzel ancak sanki hayli geç kalındı gibi.

Zira hormonlu inşaatlar şehircilik bağlamında âdeta katletti ilçeyi.

Balat, Odunluk gibi çok sayıda lokasyon içinden çıkılmaz bir hâle çoktan sürüklendi ne yazık ki...

Yine de bundan sonra planlamada halkı süreçlere dâhil etme niyeti kıymetli.

Başkan Turgay Erdem'in açıklamaları ile devam edeceğiz şimdi...

Hazır 2023 tasarım yılı ilan edilmişken, Nilüfer'deki çok sayıda fahiş emsalli proje nedeniyle yapı denetim firmalarına milyonlarca liralık cezalar kesilmişken en azından bundan sonra hormonlu, estetikten uzak ucube görünümlü inşaatlar artık durur mu?

Nilüfer'in mevcut durumu bir mimar olan Turgay Erdem'in içine siniyor mu?

Başkan, şöyle yanıtladı sorumuzu:

"Geçtiğimiz dönem kentsel dönüşüm faciasıyla ciddi bir kirliliğe uğradı Nilüfer. Bugün bu çirkinlik devam ediyor. Binaların bir kısmı 6 kat olurken, diğerleri 12 kat olarak çirkinlikle devam ediyor. Nilüfer, gelişen bir ilçe. Türkiye'de konut satışında dördüncü sırada yer alıyor Nilüfer. Rantı da yüksek olan bir bölge. İmar planları açısından, nüfus artışındaki orana baktığınızda Türkiye'de ilklerden birisi. Biz Kadıköy gibi bir ilçe değiliz. Bizde sanayi de büyüyor. Çok hızlı nüfus alan bir ilçeyiz. Dönüşüm hızlı gelişen yapı stoğu içinde devam ediyor. Sadece kent içine bakmayın. Yeni gelişen Hasanağa, Görükle, Kayapa, Kızılcıklı gibi alanların da çok yoğun yapılaşma içinde olduğunu görünce Nilüfer 8-10 sene daha bu yapı ve gelişme, nüfus artışı ile yüz yüze kalacak. Planlı ve yavaş büyümenin öngörülmesi gerekiyor diye söyledik. Bunu ne kadar sağlayacağız? Rantın bu kadar büyük olduğu bir yerde bunu sağlamak bizler açısından zor. Elimizden geldiği kadar ekip arkadaşlarımla; sıkıntılara girerek, öncelikle çözümlere kavuşturarak vatandaşlarımızın daha az sıkıntı çekmesini sağlıyoruz."

0.50 emsal artışı kararı Nilüfer'i rantsal dönüşümlerle donatarak mahvetti.

Doğru ancak 0.50 emsal artışının iptal edilmesinden sonra yapılan inşaatlarda da 0.50'yi mumla aratan aşırı hormonlu yapılaşma hız kesmedi ki...

Neredeyse her gün fazla emsalli bir yapı ihbarı daha geliyor.

Üstelik Akçalar, Alaaddinbey mahalleleri başta olmak üzere kaçak sanayi inşaatları da hız kesmiyor.

Elbette bu noktada hukuk sisteminin verdiği ve vermediği yürütmeyi durdurma kararlarını da sorgulamak gerekiyor.

Başkan Erdem, konuyla ilgili "Valimiz, bütün belediye başkanlarıyla toplantı yaptı. Kaçak yapılaşmaya karşı tekrar bir farkındalık oluşturmak, tedbir almak konusunda talimat da verdi. Bana göre geç kalınan bir karar. Bizim belediyelerin yetkisi ve sorumluluğu şöyle; kaçak inşaat ihbarı yapıldığı zaman yerinde zabıt tutuyoruz. Zabıttan hemen sonra vatandaşı çağırıyoruz. Daha sonra encümene yazıyoruz. Cezası ve yıkım kararı çıkıyor. Bu yıkım kararının ardından emniyetten yıkımla ilgili gün alıyoruz. Yıkımın olduğu noktaya gidiyoruz. 5 tane yıkacaksak, 3 tanesini ancak yıkabiliyoruz. 2 tanesi yürütmeyi durdurma kararı alıyor" dedi ve ekledi:

"Hani hukuk bu konuyla ilgili hiçbir işlem yapmayacaktı. Gidiyoruz binalara bakmaya, elektriğin olduğunu görüyoruz. Hani kaçak inşaatlara elektrik verilmeyecekti. O alanlar tarım alanı. Tarımla ilgili iş yapmak için Bursa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü'nden izin alıp proje çiziyorsunuz. Tarım müdürlükleri hiçbir şey yapmıyor. Bizi ilgilendirmez diyor. Hükümetler gelip imar barışı haberlerini çıkarıyorlar. Her yıl bir imar barışı çıkıyor. Biraz da İdare Mahkemesi'ni sorgulayın. Bir tane kaçak bina yapılmasına izin vermeyelim. Ben itiraf ediyorum, ben bununla mücadele etmeye yetişemiyorum. Tespit edilmemiş bir tane kaçak yapı yok. Yıkım konusunda bir sürü engelle karşılaşıyoruz."

Başkan Erdem'in bu isyanına hak vermemek elde değil.

Mahkemeler nedense akademik odaların açtığı davalarda yürütmeyi durdurma kararı vermiyor.

Bazen bilirkişi dahi gönderilmiyor!

Tarım alanlarındaki kaçak yapıların yıkımına karşı ise yürütmeyi durdurma kararı verilebiliyor!

Aynı yargı Mimarlar Odası'na ruhsatla ilgili yetkiniz yok da diyebiliyor!

Bursa kamuoyunun yargının bu kararlarını ciddi şekilde sorgulaması gerekiyor.

Hukuk, kent suçlarını önlemelidir.

Aksi yönde alınan kararlar hem Bursa'ya kaybettirmekte hem de adalete olan güveni zedelemektedir.

Öte yandan Nilüfer Belediyesi'ne tasarım yılı kapsamında gerçekleştirilecek çalışmalarda Şehir Plancısı Faruk Göksu'nun danışmanlık yapacağını öğrendik dün.

Göksu, Bursa Büyükşehir Belediyesi'ne de akıbeti belirsizliğini koruyan 2040 yılı Bursa Çevre Düzeni Planı için danışmanlık veriyor.

Başka belediyelerle çalışmalar yürüttüğü de söyleniyor.

İnsan da sormadan edemiyor:

Bursa'da başka şehir plancısı yok mu?

Faruk Göksu, iyi bir şehir plancısı olabilir ancak tüm projelere nasıl yetebilir?

Bursa'da da en az Göksu kadar yetkin başka şehir plancılarının olduğu da bilinmelidir.

Bu kent en iyi şekilde yerel dinamikleri ile planlanabilir.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği'nin ilgili meslek odaları planlama ile ilgili tüm süreçlere dahil edilmelidir.

Dünkü toplantıya meslek odalarının davet edilmemesi de bir eksikliktir.