Dün, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Nilüfer İlçe Kongresi'ndeydik.

Mevcut İlçe Başkanı Levent Karakoç'un tek aday olarak girip güven tazelediği kongrede verdiği çarpıcı ve kararlı mesajları dikkatle not ettik.

Kongreye Nilüfer'de artık ayyuka çıkan rant iddiaları vurdu damga.

Karakoç, daha önce bu sütunlarda yayınlanan fahiş emsalli inşaatları gündeme getirdiğimiz yazımızdan bir bölümle başladı konuşmasının can alıcı kısmına:

"Yönetmeliklere aykırı inşaatlar Türkiye'ye felaketi daha yeni yaşattı.

Orantısız inşaat rantı çok sayıda ilde büyük yıkıma yol açtı.

On binlerce yurttaş hayatını kaybederken tüm ülkenin yüreği yandı.

Aynı manzaraların tekrarlanmaması için en azından son felaketten ders alınmalıydı.

Ancak görüyoruz ki bildiğini okumaya devam ediyor bazıları..."

Ardından şöyle devam etti:

"Nilüfer'de %100 oranında artırılan emsal değerleriyle yapılan inşaatlarla karşılaşmak artık sıradan bir olay hâline geldi. Ne kadar susulsa da, görmezden gelinse de mızrak çuvala sığmıyor!"

Karakoç'un sözleri açıkçası kayda değerdi.

Nilüfer'de malum son dönemde sayısız kent suçu işlendi.

Peki, ilçenin neredeyse dört bir yanı talan edilirken susanlar, görmezden gelenler sizce kimdi?

Bu eleştiri sadece CHP'ye mi yöneltildi?

Orantısız beton rantı ilçeyi perişan vaziyete sürüklemişken Nilüfer'de muhalefet konumunda bulunan Cumhur İttifakı'nın büyük ortağı AK Parti İlçe Teşkilatı yapılanlara hangi ölçüde tepki gösterdi?

Yeri gelmişken soralım AK Parti'nin Nilüfer'de bir ilçe başkanlığı var mı sahi!

Fahiş emsalli plan değişikliklerine AK Parti'nin yönetimindeki Büyükşehir Belediyesi de cevaz vermedi mi?

Soruların yanıtları belli!

Karakoç'un sözleriyle devam edelim şimdi:

"Rant havuzunu ortadan kaldırmak için önümüzdeki yerel seçimde irade ve isteğimizi net şekilde ortaya koyacağız. Ülkücü irade icracı makamlarda olmalı. 31 Mart seçimlerinde Nilüfer halkından görev talep edeceğiz. 0,50 emsal artışını, genişletilmeyen caddeleri, araçların oluşturduğu yoğunluğu, yok olmaya yüz tutmuş park alanlarını, plansızlığı, kaçak yapılaşmayı, rant havuzu ve dahasını hesap sormak üzere halkımızın teveccühü ile irade ve isteğimizi net bir şekilde ortaya koyuyoruz. Tüm gönüldaşlarımızı ve ülküdaşlarımızı bu sürece katkı koymaya davet ediyoruz."

Evet, rant havuzunu ortadan kaldırmak için önümüzdeki yerel seçimde irade ve isteğimizi net şekilde ortaya koyacağız, ülkücü irade icracı makamlarda olmalı diyen Levent Karakoç, Nilüfer'de seçime Cumhur İttifakı çatısı altında MHP'li bir adayla girmek istediklerini açıkça dillendirdi.

Nilüfer Belediyesi'nin görmediği tarım alanlarına mantar gibi dikilen kaçak fabrikaları da biz görüyoruz, gereğini yapacağız dedi.

Nilüfer'deki usulsüzlükleri belgeleriyle ortaya koyduğumuz yazılardan sonra siyasi sorumluluğunun gereğini yerine getirerek açıklamalar yapan, Bursa'da ranta korkusuzca karşı duran hayli az sayıdaki isimden biri olan Levent Karakoç'un Nilüfer'de görevine devam etmesi önemli.

Cumhur İttifakı'nın Nilüfer'de MHP'li bir adayla seçime girmesi dengeleri değiştirebilir.

Peki, Cumhur İttifakı, Nilüfer'i MHP'ye bırakırsa hangi adayla seçime girilir?

Bursa için aralıksız fikir üreten, projeleri ve kentteki sorunları dikkatle takip eden, problemlerle ilgili çözüm önerileri sunan 2009-2014, 2014-2019 Osmangazi Belediye Meclis Üyesi Cemil Aydın'ın ismi adaylık için gündeme gelebilir.

Nilüfer'de ikamet eden Aydın, uzun süre Osmangazi'de görev üstlenmiş olsa da sadece Nilüfer değil Bursa'nın tamamını yakından takip eden ve bilinen bir isim.

Son dönemde Nilüfer'deki çok sayıda sorunu gündeme taşıdığını da belirtelim.

Bakalım süreç nasıl ilerleyecek, hep birlikte göreceğiz...