Bursa
Parçalı Bulutlu
10.8°
Başka Gazete

İçler acısı manzara: Çok sayıda kolonu kesik iş yeri tespit edildi!

2024.01.09 11:54 Son Güncellenme: 2024.01.09 13:25

Yaklaşık iki sene önce Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Bursa Şubesi'nde seçim heyecanı yaşanmıştı.

Çalışma Grubu'ndan Cevat Şahin ve Çağdaş İnşaat Mühendisleri'nden Ülkü Küçükkayalar'ın başkan adaylığındaki listelerin yarıştığı sandıktan tarihî bir sonuç çıkmıştı.

Seçim, Çağdaş İnşaat Mühendisleri'nin zaferiyle noktalanmıştı.

Ülkü Küçükkayalar 1.055 oy alırken, Cevat Şahin 1.013 oyda kalmıştı.

Seçim sonucu tarihiydi çünkü İMO Bursa'da sağ görüşe sahip mühendislerden oluşan Çalışma Grubu'nun 28 yıllık iktidarını, Küçükkayalar ve ekibi sona erdirmeyi başarmıştı.

Küçükkayalar'ın erkek egemenliğinin hüküm sürdüğü İMO Bursa Şubesi'nin ilk kadın başkanı olması ayrıca anlamlıydı.

Ülkü Başkan'a zaferi ise açıkçası gençler kazandırmıştı.

'Z Kuşağı'na gösterilen ilgi, onlara yönelik özel projelerin yanı sıra ben değil biz yaklaşımıyla hareket etmesi, katılımcı oda söylemiyle yola çıkması seçimi kazanmasında şüphesiz önemli rol oynamıştı.

İki yılın ardından İMO Bursa'da yine başladı seçim heyecanı.

Çalışma Grubu, bu kez Serdar Atilla Erdem'i aday çıkardı.

Çağdaş İnşaat Mühendisleri ise bir dönem daha Ülkü Küçükkayalar ile yola devam etme kararı aldı.

İMO Bursa, TMMOB örgütlülüğünün önemli bir parçası.

Ulaşımdaki kaostan, bilhassa Nilüfer'de alıp başını giden fahiş emsalli inşaatlara kadar çok sayıda sıkıntıyla boğuşan kentte önemli varlığı.

Siyaset üstü kurulan rant ittifaklarıyla az sayıdaki akademik odanın tek başına mücadele etmeye çalıştığı unutulmamalı.

Dün, Ülkü Başkan'ın Çağdaş İnşaat Mühendisleri adına yaptığı basın açıklamasını takip ettik.

Öncelikle şunu belirtelim.

Ülkü Başkan, sahiden de iki sene önce ne söylediyse yaptı.

İMO Bursa, Çağdaş dönemde hep gençlerle ön plana çıktı, onlarla anıldı.

Her ilde fakülte açma politikasının eseri işsizlik sorununa çözüm üretebilmek için iş arayan mühendislerle işverenler oluşturulan platformlar vasıtasıyla bir araya getirildi.

Kent suçlarının üzerine TMMOB Bursa İl Koordinasyon Kurulu ile koordineli çalışılarak gidildi.

Yanlışa yanlış denildi ancak ne olursa olsun muhalefet etme zihniyetiyle asla hareket edilmedi.

Siyasi parti ayrımı gözetmeksizin diyalog kurmak isteyen kimse de geri çevrilmedi.

Büyükşehir'le de ilçe belediyeleriyle de protokoller gerçekleştirildi.

O prokollerden birine değinelim şimdi.

Türkiye'de usulsüz inşaatların başkenti Nilüfer'de Kahramanmaraş merkezli depremlerden sonra ilçe belediyesi ile Mimarlar Odası Bursa Şubesi ve İMO Bursa Şubesi bir protokol imzalamıştı.

Protokole göre Nilüfer'de bulunan ruhsatlı ve ruhsatsız ticari işletmeler ve eklerinde yer alan taşıyıcı sistem elemanlarının yerinde olup olmadığı mercek altına alınacaktı.

Taşıyıcı sistem tahribatlarının gözlemsel tespiti de yapılacaktı.

İş birliği protokolünün ardından bir komisyon kuruldu ve her iki odanın üyelerinden oluşan ekipler tarafından mahalleler tarandı.

Çalışmaya Beşevler mahallesinden başlanmıştı.

Peki, bu taramaların ardından hangi sonuçlara ulaşıldı?

Akademik odaların belediyeye ilettiği raporlardan sonra herhangi bir aksiyon alındı mı?

Mesela Görükle'de nasıl bir manzarayla karşılaşıldı?

Geçtiğimiz gün elimize Görükle'deki taramalarda 7 kolonu kesik iş merkezlerine dahi rastlandığına yönelik bir bilgi geldi.

Ülkü Başkan'a dünkü toplantıda bu bilginin doğru olup olmadığını sordum.

"Protokol, saha çalışmalarımız devam ediyor. Ne yazık ki biz sayının daha az olmasını tahmin ediyorken, 7'ymiş, 3'müş 5'mişi söylemiyorum ama oldukça rahatsız edici sayıda binayla karşılaştık. Tespitlerimiz oldu. Sayısı az değil. Belediye gereğini yapıyor. Yasal bir süreç var bununla ilgili biz o yasal süreçte değiliz" dedi.

Anlaşılan akademik odalara gereği yapılıyor denilmiş ancak bizdeki bilgiler pek de gereğinin yapıldığına yönelik değil!

Tek imza ile sayısız hormonlu inşaata yapı kullanma izin belgesi düzenlenen Nilüfer'de bulunan ticari işletmelerin üstelik yeni yapılaşan yerlerde bile ciddi tahribata uğradığına yönelik tespitlerin ardından ne yapıldığı kamuoyuna açıklanmalıdır.

Mesela Özlüce'de kısa süre önce yanan yine tek imzalı binanın yakınında da kesik kolonlu yerler var mıdır?

Bilhassa Görükle'deki manzara içler acısı mıdır?

Önlem almak için illa yeni bir facia mı yaşanmalıdır?

Çok sayıda kolunu kesik iş yeri varsa, belki hemen boşaltıp yıkamıyor olabilirsiniz.

Ancak insanları büyük tehdide karşı hemen uyarabilirsiniz.

Kesik kolonlu iş yerlerinde yurttaşın bulunmasının önüne geçebilirsiniz!

Tabii ki bunu, izinleri tek imza ile vermediyseniz yapabilirsiniz!

Depremin ardından algı yaratmak için protokol imzalamak kolay da ne anlamı var gereği yerine getirilmedikten sonra!

Küçükkayalar'ın açıklamasına dönersek...

"Meslek odası yapılanmasına, hayatın merkezine vicdan ve merhameti koyarak, mesleki ve toplumsal sorumluluklarımı yerine getirme çabasıyla, Türkiye Cumhuriyeti'nin aydınlık geleceğine katkı koymak adına" yeniden adayım dedi konuşmasının sonunda.

Karşı grupla polemiğe girmeden, yaptıklarından emin şekilde devam edecek belli ki seçim yolculuğuna.

Açıkçası sektörün ve Bursa'nın bunca sorunu varken İMO'nun bunlara odaklanmasının doğru olduğunu düşünüyoruz.