Edirne Valiliğini takdir ederek başlayacağız bugünkü yazıya.

Bursa'nın da çok mağdur olduğu bir konuyla ilgili önemli bir adım atıldı zira.

Basına yansıyan haber gözden kaçmış olabilir seçim gündeminin yoğunluğunda.

Bu nedenle gelişmeyi aktaralım evvela.

Edirne Valiliği, tarlaları yasa dışı şekilde konaklama, barınma maksatlı yapıları konumlandıracak şekilde çalışmalar yapanlar hakkında suç duyurusunda bulundu.

Valilikten yapılan açıklamada, son dönemde özellikle sahil şeridine yakın tarımsal arazilerde 'tiny house' adı ile bilinen konaklama ve barınma maksatlı yapıları konumlandıracak şekilde çalışmalar yapıldığı, sosyal medya üzerinden kooperatif hisse satışı gibi yasa dışı usullerinin denendiğinin tespit edildiği kaydedildi.

Üstünde yapı olan parsellerde mühürleme yapıldığı belirtilen açıklamada, yasaya aykırı davrananlar hakkında kanunun "Tarım arazilerini, tescili mümkün olmayan fiili hisseler oluşturarak arazinin hisselere tekabül ettiği kabul edilen kısımlarının zilyetliğini, bir özel hukuk tüzel kişisinin faaliyeti kapsamında bu tüzel kişiyle üyelik veya ortaklık ilişkisi kurarak devretmek veya bu işlere aracılık etmek suretiyle arazinin bütünlüğünün bozulmasına ve amacı dışında kullanılmasına sebebiyet verenlere 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve yüz günden bin güne kadar adli para cezası verilir" hükmüne istinaden Keşan Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğu ifade edildi.

Tarım alanlarının korunması ve imar kirliliğinin önüne geçilmesi adına benzeri uygulamalara ilişkin denetimlerin sıkı şekilde yapıldığı da dile getirildi.

Sevgili okur hazırsanız Bursa'ya geliyoruz şimdi.

Yazılarımızı takip edenler neden bahsedeceğimi tahmin etmişlerdir belki.

"Bursa'da bungalov kooperatifi oyunu!" başlıklı yazımın üzerinden neredeyse bir sene geçti!

İsterseniz Nilüfer ilçesindeki Akçalar mahallesine bakabilirsiniz ya da dilerseniz Uluabat Gölü'ne yakın yapılan diğer projeleri inceleyebilirsiniz demiştik.

Son dönemde mantar gibi her yerde türeyen bungalov evlerle ilgili çarpıcı bir iddia dillendiriliyor diyerek yetkililere şöyle seslenmiştik:

"Bungalovlar kooperatif olarak kuruluyor.

Hisseler hayli yüksek meblağlar ile satılıyor.

Hem devlet vergi kaybediyor hem de araziler rant uğruna talan ediliyor.

Devlet vergi kaybına uğruyor çünkü satış bedelleri çok düşük gösteriliyor.

Araziler kooperatif üzerine tescil ediliyor.

Kooperatif hisseleri cüzi kuruluş bedeli ile devrediliyor.

Ancak bir okurumuzun da aktardığına göre kayıt dışı şekilde hesaba geçen paralar çok büyük.

Kooperatiflerin vergi avantajı amaç dışı kullanılıyor.

Bahsettiğimiz lokasyondaki işlemlerin kanuna aykırı olduğu ifade ediliyor.

İlgili belediye ve bakanlık nezdinde bu işleyişe nasıl izin veriliyor, bilinmiyor.

Bu bungalovların tarım arazilerine kurulduğu belirtiliyor.

Tapu problemini ortadan kaldırmak için de imdada kooperatif modeli yetişiyor!

Şimdi sormak gerekiyor...

Yapılan işlemler ne kadar hukuki?

Bungalovların tarım arazilerini işgal ettiği iddiası gerçek mi?

Resmiyette düşük tutar gösterip açıktan fahiş para transferi yapmak legal mi?

Konunun muhatapları açıklarsa biz de aydınlanmış oluruz."

Ayrıca 'tiny house' tarzı yapılaşmaların su, kanalizasyon, elektrik, haberleşme gibi altyapı hizmetleri bağlamında da çevreyi ciddi şekilde tehdit ettiğine değinmiştik.

Geçtiğimiz yıl Büyükşehir Belediyesi'nin düzenlediği Bayburt programından dönüşte yaptığımız sohbette Başkan Alinur Aktaş da kooperatif oyununu konu edinen yazıma sözü getirmiş ve durumun Bursa adına son derece tehlikeli olduğunun altını çizmişti.

Bursa'da uzun süredir tarım alanlarının işgali hız kesmiyor.

Sadece 'tiny house' tarzı yapılaşmalar artmıyor.

Tarım alanlarında ciddi sayıda kaçak sanayi tesisleri de inşa ediliyor!

İmarlı yerlerde ise karşımıza hormonlu inşaatlar çıkıyor!

Bilhassa Kahramanmaraş merkezli son deprem felaketinin ardından bu köşede defalarca yetkilileri uyardık.

Bu orantısız yoğunluk artışlarının, hormonlu inşaatların vebali ağır olur diye yazdık.

Ada, parsel bilgileri ile elimize ulaşan ihbarları paylaştık.

Bursa'daki müteahhitler ne zaman soruşturulacak sorusunu kamuoyunun gündemine taşıdık.

Yeni yapılan fahiş emsalli inşaatların acilen durdurulması gerektiğini vurguladık.

Bursa Valisi Yakup Canbolat, kaçak yapılaşmayla mücadele için belediye başkanlarıyla toplantı yapmıştı.

Tedbir almaları hususunda talimat da vermişti ancak şu net ki bu adım yeterli olmadı.

Edirne Valiliği örnek alınmalı.

Mekânsal planlamaya aykırı olan hormonlu, hormonsuz tüm yapılaşmalara karşı hemen şimdi suç duyurusunda bulunulmalı!