Bursa
Açık
7.3°
Başka Gazete

Deprem felaketi ve Bursa gerçeği...

2023.02.06 11:47 Son Güncellenme: 2023.02.06 11:47

Bir kez daha yüreğimiz yandı.

7,7 büyüklüğündeki Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesi merkezli deprem 10 ilde çok sayıda can aldı.

Binlerce yurttaş da yaralandı.

Yine yüzlerce bina yıkıldı.

Aralarında sözde lüks yüksek katlı rezidanslar da vardı.

Enkaz altında kalanları kurtarma çalışmaları...

Sessizlik çağrıları...

Yakınlarından gelecek iyi haberi bekleyenlerin kameralara yansıyan yakarışları...

Türkiye'de yukarıdaki manzaraların yaşanmasının artık kanıksanması belki de en acısı!

Ulusal felaketlerde siyasetten elbette uzak durulmalı.

Seferberlik ruhuyla yaralar sarılmalı.

Ancak ihmallerin hesabı da muhakkak sorulmalı.

Yetkililerin sorumluluklarının gereğini yerine getirip getirmediği sorgulanmalı.

Kentsel dönüşümde geç kalınmış, deprem yönetmeliğinden sonra inşa edilen binalar yıkılmış, fay hattının üzerine havaalanı yapılmış ise ihmali olanlar cezalandırılmalı.

Aksi takdirde benzer felaketlerin devam edeceği unutulmamalı.

Bursa'da da sıkça gözlemlediğimiz kamu eliyle yapsatçılık algısı artık sonlandırılmalı.

Devlet arazileri müteahhitlere rant projeleri için sunulmamalı.

Halka güvenli yaşam ve toplanma alanları oluşturmak için kullanılmalı.

Türkiye'nin deprem açısından en riskli illerinden biri de Bursa.

Şehirdeki yapı stoğunun son derece sıkıntılı olduğu herkes tarafından biliniyor.

Deprem uzmanları olası bir felakette Bursa'daki çok sayıda bölgeye uzun süre ulaşılamayabileceğini sıklıkla dillendiriyor.

Dolayısıyla tehlike arz eden binaların derhâl kentsel dönüşüm kapsamında yenilenmesi gerekiyor.

Bursa'nın deprem tehdidiyle ilgili acil eylem planı oluşturması şart.

Kentin uzmanlar tarafından yaklaştığı söylenen büyük depreme yönelik ne yazık ki master planı bulunmuyor.

Seçilmiş yerel yöneticilerin senelerdir süren ihmali; Bursa, kaderine mi terk edildi sorusunu gündeme getiriyor.

Bursa'da hiçbir şey yapılmıyor değil gerçi!

Depreme karşı ne yapılıyor derseniz anlatalım:

Sözde kentsel dönüşüm adı altında yeni binalar yıkılarak kat sayıları yükseltiliyor.

Orantısız yoğunluk artışlarına imza atılıyor.

Salt rant odaklı projeler önceleniyor.

Kamu arazileri özel sektörün kullanımına sunuluyor.

Kaçak yapılara senelerdir oy için göz yumanlar, imar affıyla çoğu usulsüz binayı legal hale getirenler iş dönüşüme geldiğinde yurttaşa başının çaresine bak diyor.

Halka "üste para istiyorsunuz, aklınıza devlet gelmesin" şeklinde yaklaşılıyor.

Vatandaşın aklına dönüşümde de devlet gelmeyecekse yerel yönetimlerin işi tam olarak ne?

Kimse bu soruyu yanıtlamıyor.

Öte yandan Bursa bildiğiniz gibi bir sanayi kenti.

Tarım alanlarının kaçak tesisleşmeyle işgali kadar şehir içindeki plansız üretim tesislerinin varlığı da riskli.

Bakın Bursa'da Organize Sanayi Bölgeleri dışında faaliyet gösteren 8 binden fazla düzensiz sanayi kuruluşu tespit edildi.

Tekrar altını çizmek istiyorum:

8 binden fazla, şehir içinde düzensiz sanayi tesisi var bu kentte!

Peki, söz konusu tesisler acaba depremsellik açısından incelendi mi?

Olası bir depremde son derece tehlikeli malzemelerle üretim yapılan bu düzensiz fabrikaların yol açabileceği felaket gözünüzün önüne geldi mi?

Şehri yönetenler, Bursa için dertliyseniz; her şeyden önce bilim insanlarıyla oturup bir yol haritası belirlersiniz.

Düzensiz sanayi tesislerini şehrin dışına çıkarma yönünde bir irade sergilersiniz.

Mühendislik hizmeti almamış sayısız bina varken rant projelerinden uzak durup, gerçek kentsel dönüşümler için çaba gösterirsiniz.

Ortak akılla bütüncül bir çevre düzeni planı hazırlar, fay hatlarını da planlara işlersiniz.

Bursa'da son dönemde yapılan 10 yıllık binaların dahi dış cephelerinin döküldüğünü hesaba katarsak kentteki tüm yapı stoğu ile ilgili acilen harekete geçilmeli.

Yarın değil, hemen şimdi!