Günümüzde açıkçası pek önemsenmese de gazeteciliğin olmazsa olmazıdır fikri takip.

Bir meseleyi yalnızca meydana geldiği anda değil süreç içinde de izleyip gözlemek, gelişmeleri aktarmak, kamuoyunu bilgilendirmek gerekir.

Yazılarımızı takip edenler hatırlayacaktır, Nilüfer Odunluk'ta, metro istasyonunda faaliyet gösteren eczaneyi gündeme taşımıştık geçen sene bu sütunlarda.

Şu ifadelere yer vermiştik konuyla ilgili yazılarımızda:

"Önce sadece bakın aşağıdaki şu fotoğrafa.

Başka söze gerçekten gerek yok aslında!

Ne usul ne de esas yönünden elle tutulur yanı mevcut değilken Bursa İl Sağlık Müdürlüğü tarafından eczaneye nasıl izin verildi Odunluk İstasyonu'nda?

Yetki devri yapılmadan gerçekleştirilen bir ihale var ortada.

Muhammen bedellerin tespiti konusunda da devletin zarara uğradığı açık geçmiş metro istasyonları ve Odunluk kıyaslandığında.

Mart 2020'de 236,25/m2/ay olan muhammen bedel kasım 2021'de 160,58/m2/ay şeklinde belirlenmiş nasıl olmuşsa!

Konuya esas yönünden baktığımızda ise ticari alan belirtilmemiş imar planında!

Hâliyle eczane asla yer alamaz normalde istasyonda.

Ana arterlere 25 metre çekme mesafesine uymadığı da söyleniyor söz konusu yapının ayrıca."

Hatırlatmak gerekirse Nilüfer Belediyesi, aşağıdaki bilgileri paylaşmıştı eczaneyle ilgili Bursa İl Sağlık Müdürlüğü'ne gönderdiği yazıda:

"Yapıya iş yeri ruhsatı verilmemiş, yapı ruhsatsız ve kaçak yapıdır. Yazımızda belirtilen iş yeri olarak kullanılabilir ibaresi sehven yazılmış olup Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı BURULAŞ ile yapılan sözleşmelerine ve Adres ve Numaralandırma Yönetmeliği'nin 17. maddesine istinaden bir binaya numara verilmesi için ikamete mahsus olup olmadığına, kullanım şekline, yapı belgelerinin bulunup bulunmadığına bakılmaz maddesine dayanarak adres bilgisi yazılmıştır."

Usulsüzlükler nedeniyle açılan davanın ardından mahkeme Odunluk'taki metro istasyonunda yapılan kiralamalara ilişkin ihaleyi iptal etmişti.

Eczanenin yapı ruhsatı bulunmadığı için açılan davada da mahkeme kararını verdi.

Bunun üzerine BURULAŞ, 26 Aralık 2023 tarihindeki yönetim kurulu toplantısında eczanenin bulunduğu yerdeki faaliyetin sonlandırılması ve tahliye işlemleri için kiracı eczaneye tebligat yapılmasına, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş'ın da imzasıyla karar verdi.

BURULAŞ'tan, kiracıya gönderilen ihtarnamede şu ifadelere yer verildi.

"İş yerinin bulunduğu yapının imar mevzuatı kapsamında ruhsatsız olduğundan bahisle yapıdaki imar aykırılığının giderilmesi istemiyle 21.04.2022 tarihli dilekçeyle Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na yapılan başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali olan davada mahkeme dava konusu işlemin iptaline karar vermiş bulunmaktadır. Yine 26.12.2023 tarihli söz konusu karar doğrultusunda gerekli iş ve işlemlerin yapılmasına ilişkin Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanlığı Yapı Kontrol Şube Müdürlüğü tarafından müvekkil BURULAŞ'a gönderilen yazı bulunmaktadır. Bahse konu mahkeme kararı uyarınca yıkılması gerekli olan kiracısı bulunduğunuz alanı 15 gün içerisinde tahliye etmeniz gerektiği aksi halde oluşacak her türlü zarardan tarafınızın sorumlu tutulacağı hususları BURULAŞ adına vekaleten ihtar ve ihbar olunur."

Aradan 15 gün süre geçmesine karşın henüz bir adım atılmaması dikkat çekici.

Bakalım ilçe belediyesi tahliye işlemini gerçekleştirecek mi?

Bursa İl Sağlık Müdürlüğü bu manzara hâlâ seyirci kalacak mı peki?

Marka kent olma iddiasındaki Bursa'da kaçak bir eczanenin mahkeme kararı ve tahliye tebligatlarına karşın faaliyetine devam etmesi kabul edilebilir mi?