19 Aralık'ta bu köşede Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi'nin 15.09.2022 tarih ve 1102 sayılı kararıyla onaylanan "Karacabey Planlama Bölgesi'nin Bir Kısmına İlişkin Bursa 2020 Yılı 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı Değişikliği" ile 15.09.2022 tarih ve 1103 sayılı kararıyla onaylanan "Bursa İli, Karacabey İlçesi 1/25.000 Ölçekli Karacabey Nazım İmar Planı Revizyonu"nu ele almıştık.

Bursa ovasını tamamen yok edecek planın ayrıntılarını kamuoyuyla paylaşmıştık.

Kısaca hatırlatmak gerekirse...

Büyükşehir Belediyesi ve Karacabey Belediyesi, plan revizyonları ile Karacabey'deki mevcut sanayinin 3 katı büyüklüğünde tarım alanlarını sanayiye açmak istiyor.

İmar planı revizyonunda düzenlemenin 16,304 hektarlık alanı kapsadığı ifade edilmişti.

Ancak planla ilgili Bursa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü'nün kurum görüşüne baktığımızda imar planı revizyonu ile Canbalı, Hamidiye, Hotanlı, Hüdavendigar, Küçükkaraağaç, Runguçpaşa, Sırabademler, Şahin, Tabaklar, Yolağzı mahalleleri ile Bursa Karacabey ovası büyük ova koruma alanında kalan 73,7298 hektar yüz ölçümlü arazideki 230 adet tarım parselinin 49,4618 hektarlık kısmının sanayiye dönüştürülmek istendiği görülmekteydi!

Böylesine kritik bir plan değişikliğinin akademik odaların görüşüne sunulmaması, kamuoyunda tartışmaya açılmamasından da anlaşılacağı üzere istenen önümüzdeki süreçte ovanın tamamını yok edecek bir sanayileşmenin fitilini ateşlemekti.

Daha önce TMMOB Bursa İl Koordinasyon Kurulu'nun (İKK), Karacabey'deki talan hazırlığına karşı harekete geçtiğini söylemiştik.

Söz konusu plan değişikliklerine karşı dava açmak için TMMOB yönetim kurulundan yetki istenmişti.

TMMOB yönetim kurulu, dava açmak için Bursa İKK'ya yetki verdi.

Büyükşehir Belediyesi'nin plan değişikliği ile sanayiye çevirmek istediği 1/25.000 ölçekli Nazım İmar Planı'nda 'ekili tarım alanı' olarak geçen yerlerin kurtulması adına bu gelişme sevindirici.

Ancak mücadele sadece İKK düzeyinde yürütülmemeli.

Muhalefet milletvekilleri, il yönetimleri de seslerini yükseltmeli.

Bursa için kaygılı bütün sivil toplum kuruluşları örgütlenmeli.

Öte yandan Uludağ'a büyük zararlar vereceği aşikâr olan; su kaynaklarını, endemik türleri yok edecek Alan Başkanlığı yeni yılda meclisin ilk gündem maddelerinden biri.

Bu neyin acelesi?

Seçimden önce sanki memlekette başka çözülmesi gereken sorun yokmuş gibi Alan Başkanlığı'nın meclisin ilk gündem maddelerinden biri olması şaşırtıcı değil mi?

Karacabey ovası ve Uludağ...

Bursa kamuoyu, kenti bekleyen bu iki büyük talan tehlikesine karşı muhakkak refleks göstermeli!