Bursa
Açık
12.4°
Başka Gazete

Bursa'nın göbeğine yeni dev özel hastane! Ticarileşen sağlık ve plansızlık...

2023.01.30 12:26 Son Güncellenme: 2023.01.30 12:26

Türkiye'de son dönemde devlet hastanelerinden temel bir insan hakkı olan sağlık hizmetini almak her geçen gün biraz daha güçleşiyor.

Merkezi Hekim Randevu Sistemi'ndeki (MHRS) tıkanıklığın önüne geçilemiyor.

Zira maddi ve manevi yönden değersizleştirilen doktorların kamudan ayrılışı sürüyor.

Hekim göçü böyle giderse hız kesecek gibi de durmuyor.

Ulaşımın pek kolay olmadığı Bursa Şehir Hastanesi'nin faaliyete geçmesinin ardından kent merkezindeki sağlık kuruluşlarının kapatılması yurttaşı alternatifsiz bırakıyor.

Halk âdeta sistematik şekilde özel hastanelerin kucağına itiliyor.

Bakın, deprem riski nedeniyle boşaltılan Memleket Hastanesi 3 yılı aşkın süredir onarılmayı beklerken Nilüfer'de yaklaşık 8 kilometrelik bir hatta tam 8 özel hastane işletiliyor.

Ruhsat süreciyle ilgili çok sayıda sorun yaşayan, yine Nilüfer'de Beşevler metro istasyonu yakınındaki bir binanın da yakında hastane olarak hizmet vermeye başlaması bekleniyor.

O da açılırsa 8 kilometrelik hatta özel hastane sayısı tam 9'a çıkacak!

Parası olan sağlık hizmetine yine kolayca kavuşacak.

Maddi durumu yetersiz olanlar ise devletten randevu bulmak için hastane hastane dolaşacak ya da binlerce liralık kredi borcuna katlanacak.

Devrim yapıldığı ifade edilen sağlık sisteminde içinde bulunduğumuz tablo şu an itibarıyla tam olarak bu.

Aynı manzara aslında eğitimde de karşımızda.

Yeterli devlet okulu yapılmadı.

Açık, her yere doldurulan özel okullarla kapatılmaya çalışıldı.

Ekonomi bu hâlde değilken gönderebilen çocuğunu özele gönderiyordu da enflasyon patladı.

Peki, şimdi ne olacak derseniz acı faturayı önümüzdeki sene göreceksiniz...

Çoğu veli çocuğunu artık özel okula gönderemeyecek, zaten şu anda dahi had safhada bulunan sınıf nüfusları taşacak!

Gelin şimdi sağlığa geri dönelim...

Kısa süre içinde Nilüfer'de hasta kabulüne başlayacak Özel Doruk Nilüfer Hastanesi'ni Özel Doruk Hastaneleri Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ömer Yavuz Namlı'nın davetiyle geçtiğimiz hafta gezdik.

Ciddi para harcanmış.

Hakkını teslim etmek gerekir, pek çok ilki bünyesinde barındıran bir hastane ortaya çıkarılmış.

Hastanenin özelliklerini anlatan çok sayıda yazı yazıldı, haberler yapıldı.

Ancak bulunduğu noktanın trafiğe getireceği yükü sorgulayan pek olmadı.

Biliyorsunuz hastanenin yer aldığı Lefkoşe caddesinde ulaşım kördüğüm vaziyette.

Bölgenin tamamı zaten, bir şehir nasıl planlanmamalının örneği olarak dünyada ders olarak okutulacak nitelikte!

AVM'ler, oteller, iş merkezleri, dev bir hastanenin yoğunluğunun üzerine yeni bir dev hastanenin daha gelmesi trafiği büyük olasılıkla tamamen kilitleyecek.

Otopark ise ayrı bir sıkıntı...

14 Eylül 2022'de Büyükşehir Belediyesi 10.000 metrekareden fazla yapılar için trafik etki raporu şartı getirmişti.

Hastanenin 400 araçlık otoparkı, 100 doktorla açılacağını düşünüp, diğer çalışanları da hesaba katarsak kendi çalışanlarının ihtiyacını ancak karşılayacak gibi.

Dr. Ömer Yavuz Namlı, hastanede düzenlediği tanıtım toplantısında bu hususlarla ilgili soruma şu yanıtı verdi:

"Trafik hesaplarını binayı yapan kişiler değil de genellikle şehrin belediyeleri, büyükşehir, ilçe belediyeleri, valilik bir şehir planlaması çerçevesinde yapıyor biliyorsunuz. Şehir planında oradaki kanalizasyonun ne kadar büyüklükte olması gerektiğinden tutun otoparktan okul sayısı, hastane sayısına kadar hesaplarlar. Burası zaten özel hastane imarındaydı. Dolayısıyla biz onlara uygun olarak gerçekleştirdik. Bizim yapabileceğimiz şey kendi otopark sayımızı maksimize etmek. Benim size vermiş olduğum rakamlar herkesin gelip aracını birebir park ettiği durumdaki otopark sayısı. Eğer orayı iyi bir vale sistemiyle organize edersek 400 araç değil de 600-700 aracı daha rahat koyabilirsiniz. Bu yönüyle de Türkiye'deki birçok özel hastanede bu kadar çok otopark sayısı bulmak mümkün değil. Alan kıymetli. Kimse otopark olarak kullanmak istemiyor. Biz bodrum katlarımızı otopark yaptık."

Doğrudur, binalarda esas sorumlu inşaata izin verenlerdir, fazla imalatlar için herhangi bir siyasi nüfuz kullanılmıyorsa elbette...

Yerin 32 metre aşağısında gerçekleştirilen hastane imalatının yan binada kaymaya neden olup olmadığını da sordum Namlı'ya...

Namlı, "20 yıl önce biz burada hastane yapacağız demiştik aslında. Biz burada bir hafriyata başladık. Belli bir süre devam etti. Sonra diğer yatırımlarımızın öncelenmesi gerekince buradaki inşaatımızı durdurduk. Ruhsat hakkı da yandı. Sonra biz buranın inşaatını yaparken bodrumunda 6 katlı otopark yaptık. Yandaki binayla ilişkili hiçbir sorunumuz olmadı ama oradaki binayı riske etmemek için ilave tedbirler aldık. 110 santimetre çapındaki çelik borularla o binaya destek verdik. Hiçbir sorun olmadan gerçekleştirdik. Zor bir imalat mıydı evet. Fakat biz bütün binamızın etrafında kazık sistemi uyguladık. Hiçbir kazamız olmadan, komşularımıza zarar vermeden bunu gerçekleştirdik" dedi.

Sağlık turizmi açısından fayda sağlama potansiyeli mevcut olsa da 5 yıldızlı otel konforunda olduğu belirtilen bu yeni hastane dar gelirli yurttaşın sağlık hizmetine ulaşımını şüphesiz kolaylaştırmayacak.

Acilen kamucu politikalara dönülmez ise özel hastanelerin sayısı sürekli artacak.

Sağlık hizmetine ulaşmak vatandaşın en önemli gider kalemlerinden biri olarak daima karşımıza çıkacak.