İyi anlaşıyorlar.

Birbirlerini hayli seviyorlar.

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş'ın bir şekilde gönlünü fethetmiş Mustafakemalpaşa Belediye Başkanı Mehmet Kanar.

Mutluluğun formülünü bağışlar mı bilinmez ancak ona hayır denilemediği aşikâr.

Bakın, Büyükşehir Belediyesi'nin bir tutumu var:

Mevcut imar planı sınırları dışında olup bu planla bütünleşmeyen konumda bulunan alanlar üzerinde hazırlanan, sosyal ve teknik altyapı ihtiyaçlarını kendi bünyesinde sağlamış mevzi imar planlarına karşılar.

Ancak Büyükşehir'in bu tutumundaki tutarlılık da belli şartlar yerine getirilene kadar!

Alın size örnek:

Mustafakemalpaşa'daki Doğanalan mahallesinde daha önce mermer ocağı olarak kullanılmış muhtelif parsellerin yapılaşmaya açılmasına karar verdi Büyükşehir Belediyesi.

Mevcut kanun ve yönetmeliklere göre normalde ağaçlandırılması gereken yerlerde lüks villalar inşa edilecek.

1/100.000'lik Çevre Düzeni Planı'nda tarım ve orman alanında yer alan, Uluabat Sulak Alanı 4. Tampon Bölge sınırına 1 kilometre mesafede bulunan parselleri konut alanına çevrilen söz konusu mevzi imar planı değişikliğini neden kabul etti Büyükşehir Belediyesi?

Hani mevzi imar planlarına karşıydınız Bursa Büyükşehir Belediyesi'nin sevgili üst düzey yöneticileri?

Mustafakemalpaşa'daki ilginç plan değişiklikleri bu özel villa projesiyle sınırlı değil tabii ki.

Gelin, bugünkü yazımızın aslında ana konusunu oluşturan gelişmeye bakalım şimdi:

Bursa Büyükşehir Belediyesi, Mustafakemalpaşa'daki Güllüce mahallesinde bulunan çeşitli parsellere ilişkin 1/5.000 ölçekli nazım imar planı da hazırlamıştı.

Yapılan düzenleme ile 19,6759 hektarı Bursa Güllüce Büyük Ova Koruma Alanı içerisinde kalan toplam 25,1984 hektar yüz ölçümlü taşınmazlar ticaret ve sanayiye açılmıştı.

76.184 metrekare ticaret, 52.995 metrekare sanayi, 52.888 metrekare depolama, 3.716 metrekare akaryakıt ve servis istasyonu alanı planlanmıştı. (Yeri gelmişken belirtelim, Bursa'daki şu akaryakıt istasyonları meselesine de ayrıca değinmeyi düşünüyoruz zira ruhsat için güzel bir borsa oluşturulduğu iddiaları söz konusu.)

Oysaki aynı Büyükşehir Belediyesi'nin üst düzey yöneticilerine göre Mustafakemalpaşa'daki sanayide doluluk azdı.

Bu gerekçeyle, Başkan Alinur Aktaş'ın sonuçlandıramadığını itiraf ettiği taslak hâlindeki 2040 Çevre Düzeni Planı'nda sanayiye yeni yer ayrılmamıştı.

Mustafakemalpaşa Güllüce'de sanayi ve ticarete açılmak istenen parseller ise yine aynı Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan taslak hâlindeki 2040 Çevre Düzeni Planı'nda DSİ sulama ve tarım alanı olarak bırakılmıştı!

2040 Çevre Düzeni Planı'nda DSİ sulama ve tarım alanı olarak bırakılan yerin süresi dolan 2020 planı delinerek sanayi ve ticarete çevrilmesi tutarsızlığın cabasıydı ancak ortada mutluluğun formülünü bulan bir Mehmet Kanar vardı!

İlgili akademik odalar, ovayı talan ederek tarım alanlarını sanayiye çevirecek plan değişikliğine ilişkin itirazda bulunmuştu Bursa Büyükşehir Belediyesi'ne karşı.

Ancak bu itirazlardan sonuç alınamayınca Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği, ovayı talan edecek düzenlemeyi yargıya taşıdı.

"Çevre Düzeni Planı hükümlerinde Mustafakemalpaşa Ovası'nın, sulama alanlarının ve toplulaştırma alanlarının korunması hedeflenmiştir. Bu sebeple bölgenin imar planına konu edilmesi Çevre Düzeni Planı'nın tarımsal alanların korunması ile ilgili hükümlerine aykırılık teşkil etmektedir" gerekçesiyle Bursa Büyükşehir Belediyesi'ne karşı dava açıldı.

Şüphesiz kentin hafızası unutmayacaktır bu rant odaklı çalışmaları.

Ankara'nın da takip ettiğini biliyoruz Bursa'nın gerçek sorunlarından uzak popülist yaklaşımları.

Şehre hakikaten büyük zararlar veriyor yerel seçimden önce hızlanan haksız zenginleşme çabaları.

Bursalılar bu yapılanları asla unutmamalı.