Bursa
Açık
7.2°
Başka Gazete

Bursa'da bir kent suçunun anatomisi: Mahkeme kararını verdi, yıkım gerçekleşecek mi?

2024.01.23 11:47 Son Güncellenme: 2024.01.23 12:20

Bugün fikri takip günü...

Sizinle az sonra paylaşacağım mahkeme kararını müjde olarak duyurmak isterdim aslında.

Ancak bugün itibarıyla ne yazık ki bir ibret vesikası olarak aktarabileceğim gelişmeyi yalnızca.

Gelin neler yaşandığını anımsatarak başlayalım yazıya:

Yıldırım ilçesindeki Samanlı'da Bursa tarihinin en büyük rant projelerinden birine imza atılmıştı.

160 bin metrekarelik taşkın bölgesindeki tarım alanında sözde lojistik merkez planlanmıştı.

Ovaya göz göre göre devasa bir hançer daha saplanmıştı.

Üstelik inşaatlar mahkeme süreci devam ederken tamamlanmıştı.

Çünkü az sonra net şekilde anlayacağınız üzere aceleleri vardı!

Şöyle hafızanızı yoklayın, lütfen hatırlayın!

Samanlı daha önce hastane tesisi kurma düşüncesiyle gündeme gelmişti.

Ancak projeden, Samanlı'daki yer taşkın alanında bulunduğu için akademik odaların itirazıyla uzun süren tartışmaların ardından mahkeme kararıyla vazgeçilmişti.

Bölge bir süre sonra kentsel dönüşüm rezerv alanı ilan edilmişti.

O plan değişikliği de itiraz sonucunda yargı tarafından iptal edilmişti.

Tarım ve Orman Bakanlığı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü Etüt, Planlama ve Tahsisler Dairesi Başkanlığı'nın, Deliçay Deresi taşkın etki alanı içinde kalan, yoğun drenaj ve taban suyu problemleri bulunan bölgeye ilişkin ilgililere ilettiği görüş yazısında, "Bahse konu parsellerin tarım dışı kullanıma açılması uygun görülmemektedir" ifadelerine yer verilmişti.

Buna karşın söz konusu rant olunca kimse her zamanki gibi dinlenmemişti.

Tarımsal üretimin ne kadar hayati olduğunu iliklerimize kadar hissettiğimiz bir süreçten geçerken sessiz sedasız şekilde 160 bin metrekarelik yer plan değişikliği yapılarak bu kez de Kısmen Lojistik Tesis Alanı ilan edildi.

Sonra da sözde lojistik merkez adı altında ovada talana girişildi.

Canım şeftali ağaçları kesildi.

Herkes olan biteni seyretti!

Bu kentin vicdanı olan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği hariç!

Akademik odalar yine yargıya gitti.

Önceki yargı kararları da ortada olmasına karşın mahkeme her ne hikmetse yürütmeyi durdurma kararı vermedi!

Uzun süre bilirkişi raporu da gelmedi!

Bu süre zarfında; Bursa Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (BUSKİ); her yağışta perişan hâle gelen, şehir merkezinde insanların yüzüp, balık tuttuğu ayrıca kısa süre önce ciddi susuzluk tehlikesi çeken Bursa'nın altyapısal tüm sorunları ortadan kaldırılmış, su sorunu tamamen çözülmüş gibi, milyonlarca lirasını bölgedeki taşkın riskini ortadan kaldırmak için harcadı.

Lojistik merkez için ıslah yapıldığı kamuoyuna açıklandı.

Elini çabuk tutması istenen yüklenici de inşaatları hızlıca tamamladı.

Alandaki prefabrikler milyonlarca liraya pazarlanmaya başlandı!

Lojistik merkezin dışındaki tarım alanlarında da kaçak yapılar hortladı.

Çok sayıda ağaca kıyıldı!

Ova kelimenin tam anlamıyla korkunç bir yıkıma uğradı.

Projedeki bir blok da iskan aldıktan sonra Bakyapı tarafından inşa edilen sözde lojistik merkezle ilgili bilirkişi raporu mahkemeye ulaştı!

Şehir Plancıları Odası tarafından Yıldırım Belediyesi'ne karşı açılan, Bakyapı İnşaat Enerji Madencilik Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi'nin müdahil davalı olduğu davaya ulaşan bilirkişi raporunda Samanlı'daki rant projesi için yapılan Uygulama İmar Planı değişikliklerinin, "üst ölçekli planlara, imar mevzuatına, ilgili tarım mevzuatına, şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına uygun olmadığı konusunda görüş birliğine ulaşılmıştır" ifadeleri yer aldı.

Bilirkişi raporunun detaylarına yer verdiğimiz yazıda şu ifadeleri kullanmıştık:

"Bilirkişi raporunun mahkemeye ulaşmasının ardından yargının kısa süre için plan değişiklikleriyle ilgili nihai kararını vermesi bekleniyor.

Mahkemenin görüş birliğine varılan bilirkişi raporunun aksi yönünde bir karar vermeyeceği beklendiğine göre sormak istiyoruz şimdi:

Sizce Bursa bu ihaneti affeder mi?"

Dediğimiz gibi de oldu.

Bursa 2. İdare Mahkemesi, Yıldırım Belediye Başkanlığı tarafından hazırlanarak Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın 25/06/2021 tarihli olur kararı uyarınca onaylanan 1/25.000 ve 1/5.000 ölçekli Nazım İmar Planı değişikliği ile 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı değişikliğini iptal etti!

Mahkemenin iptal gerekçesinde, "Çevre düzeni planında değişiklik çalışmalarına başlanıldığı, plan değişikliğine konu parsellerin Bursa 2040 yılı 1/100000 ölçekli Çevre Düzeni Planı taslağında "Kentsel Yerleşme Alanı" olarak planlandığı şeklinde beyanlarda bulunulmuş ise de dava konusu planların üst ölçekli planlar ile arasındaki kademeli birliktelik koşulunu sağlayıp sağlamadığı hususunun, bir başka deyişle, plan hiyerarşisi yönünden hukuka uygunluk denetiminin işlem tarihinde yürürlükte bulunan planlara göre yapılacağı, henüz yürürlüğe dahi girmeyen, taslak halindeki çevre düzeni planı nazara alınarak herhangi bir değerlendirme yapılabilmesine olanak bulunmadığı, buna göre, davaya konu parsellerin bulunduğu alanın, yürürlükte bulunan 1/100000 ölçekli Bursa 2020 yılı Çevre Düzeni Planında "Korunacak Alanlar" kapsamında, "Tarım Alanı-Özel Mahsul Alanı" kullanımında kaldığı, dava konusu imar planı değişikliklerinin onaylanmasına dair kararın, kamu yararına, şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve hukuka aykırı olduğu sonucuna varılmıştır" ifadeleri de yer aldı.

Evet, normal bir ülkede olsaydık mahkemenin bu projeyle ilgili yargı süreci tamamlanana kadar yürütmeyi durdurma kararı vermesi gerekirdi.

Mahkeme yürütmeyi durdurma kararı vermese de...

Hukuk caydırıcı olsaydı bu projeyi yapan ilgili firma yahu bir bekleyelim, yarın mahkeme planı iptal ederse kaçak pozisyonuna düşecek tesisi kullanamayız, harcadığımız paralar boşa gider diye düşünürdü...

Dediğimiz gibi normal bir ülke ve şehirde yaşasaydık böyle olabilirdi tabii ki!

Neyse ki normal bir ülke ve şehirde yaşamıyoruz da tüm bu olanları rahatlıkla sindirebiliyoruz!

Samanlı'da sözde lojistik merkezin çevresinde bazı yapılar tarım alanlarını koruyoruz denilerek yıkılmıştı.

Samanlı'daki lojistik merkezin de planı iptal oldu, onlar da istinaf süreci tamamlanırsa yıkılacak mı?

Sizce Bursa bu ihaneti de affedecek mi peki?

Samanlı'da tüm yaşananlar akademik odaların bu kent için ne kadar hayati olduğunu bir kez daha göstermiştir.

Akademik odaların, kent suçlarını önleme adına mahkemelere yaptığı başvurularda yürütmeyi durdurma kararı verilmesinin ne kadar önemli olduğunu da tescillemiştir.

Bursa'da gerçek bir zihniyet değişimi için yerel yöneticiler bilim insanlarının sesine sadece işlerine geldiğinde değil her zaman kulak vermelidir.