Bugün Bursa'nın havası zehirliyor, trafiği ulaştırmıyor, kirletilen su kaynakları hoyratça tüketiliyor.

Sözde yeşil olan ancak son dönemde betona boğulan kentte neredeyse her gün yeni bir, imar kanununa aykırı hormonlu inşaat ihbarı elimize ulaşıyor.

Nokta atışı işlerde ne yazık ki sınır tanınmıyor.

Bursa'da çok sayıda, bazısı tartışmalı inşaat projesine imza atan şirketin müteahhiti, zemin sıvılaşması iddiaları bulunan 25.010,90 metrekarelik parsel alanında 300 bin metrekarelik inşaatını tamamlamaya çalışırken bir kent suçu daha işlemek için kolları sıvıyor.

Bu kez Nilüfer'in tam göbeğinde 100 dönümlük yeni bir modern ucube atışıyla herhâlde Bursa'nın tamamen mahvedilmesi amaçlanıyor.

Meselenin daha sonra değineceğimiz bir fay hattı boyutu da bulunuyor.

Bursa'da deprem tehdidi kapıdayken sadece müteahhitlerin kârının öncelendiği projeler 'kentsel dönüşüm' diye pazarlanıyor.

Halkın sokağa taşan tepkileri görmezden geliniyor.

Bazı bürokratlar, aynı hataları sanki bilinçli yapıyor.

Buna karşın orantısız yoğunluk artışları hız kesmiyor.

Türkiye'nin 4. büyük şehri hâlâ plansız yönetilirken rant odaklı parsel bazlı değişiklikler tam gaz devam ediyor.

Akademik odaların sesine sadece bazen kulak veriliyor!

Ova katlediliyor.

Şehir içinde kalan son tarım alanları da işgal ediliyor.

Doğru mekânsal planlama eksikliği, sadece Bursa'nın değil Türkiye'nin ekonomik hedeflerini de baltalıyor.

Düzensiz üretim tesislerinin yol açtığı risk ise katlanıyor.

Bursaspor başta olmak üzere kentin tüm marka değerleri küme düşüyor.

Düşünsenize, Bursa'nın termal zenginliğinin üzerine dahi binalar pervasızca dikiliyor!

Zeminin durumunu kimse umursamıyor.

Bursa, Ankara merkezli yatırımlardan da senelerdir hak ettiği payı alamıyor.

Şehir, âdeta üvey evlat muamelesi görüyor.

Tüm bunların üzerine bilhassa emeklilerin derinleşen yoksulluğu, bir türlü dizginlenemeyen enflasyon da eklenince hâliyle mitingler de sönük kalıyor.

Ülke genelinde olduğu gibi Bursa'da da fakir daha da fakirleşiyor.

Bir avuç zengin servetlerine servet katıyor.

Yapılanlar da yapılmayanlar da ortada.

Söz sırası ise pazar günü artık Bursalılarda...