Türkiye dün sandık başındaydı.

Kesin olmayan sonuçlara göre cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kaldı.

Cumhur İttifakı'nın adayı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti'deki ciddi oy kaybına karşın ilk turu yüzde 49 civarında oy oranıyla birinci tamamlamayı başardı.

Millet İttifakı'nın adayı Kemal Kılıçdaroğlu ise yaklaşık yüzde 45 oy aldı.

Seçim ikinci tura kalsa da dün Cumhur İttifakı cephesinde zafer havası vardı.

Erdoğan, 'balkon konuşması' dahi yaptı.

Mecliste üstünlüğün sağlanması...

İkinci turda Ata İttifakı'ndan Cumhur'a oy geçişinin daha olası olması...

Hepsinin ötesinde ülke ekonomik bağlamda hayli sıkıntılı günlerden geçerken...

Deprem felaketi çok sayıda ili yerle bir etmişken...

Anketlerin neredeyse tamamında Kılıçdaroğlu'nun seçimi ilk turda kazanacağı öngörülmüşken iki milyondan fazla oy farkıyla ilk turun tamamlanması, Cumhur İttifakı cephesinde, Erdoğan ilk turda en kolay rakip olarak görülen Kılıçdaroğlu'nu yenememesine rağmen zafer havası yarattı.

Seçimin dünkü sürprizine şüphesiz MHP'nin yanı sıra Ata İttifakı'nın adayı Sinan Oğan imza attı.

MHP yüzde 10'un üzerinde, Oğan ise takribî %5 oranında oy aldı.

Devlet Bahçeli'nin kendi adaylarıyla ayrı liste ile seçime girme kararının ne kadar doğru olduğu ortaya çıktı.

İYİ Parti'nin MHP'den az oy alarak yüzde 9.75'lerde kalması şaşırtıcıydı.

Milliyetçiliğin kazandığı bir seçimde daha yüksek bir oy oranına ulaşabilirdi İYİ Parti, elbette masa krizi hiç yaşanmasaydı.

HDP'nin Millet İttifakı'na desteği de İYİ Parti seçmeni tarafından olumsuz karşılandı.

CHP, listelerinde DEVA, Saadet, Gelecek ve Demokrat'tan adaylara yer vererek muhafazakar seçmene ulaşamadı.

Yüzde 25 bandı kırılamadı.

Bu politika bir anlamda Yeniden Refah Partisi'ni parlattı.

Tamam, muhalefet ilk turda kazanmaya odaklanmıştı.

Ancak farklı senaryolara karşı neden bu kadar hazırlıksız olunduğu anlaşılamadı.

Erdoğan gece balkon konuşması yaparken muhalefetteki görünümü seçmenin nasıl değerlendireceği tartışılmalı.

Cumhurbaşkanı seçimi iki tura kalmadı mı?

Millet İttifakı yenilgi havasını acilen dağıtmalı.

Aksi takdirde 14 gün sonra mağlubiyetin kaçınılmaz olacağı unutulmamalı.

Bursa'ya gelirsek...

AK Parti'nin oyları azalsa da cumhurbaşkanlığında Recep Tayyip Erdoğan yaklaşık yüzde 51.48, Kemal Kılıçdaroğlu yüzde 40,61, Sinan Oğan ise yüzde 7.45 oy aldı.

Oğan'ın yüzde 7,45'lik oyu, Erdoğan'dan memnun olmayan Bursa'daki milliyetçi muhafazakar seçmenin de Kılıçdaroğlu'na tam anlamıyla yönelmediğini ortaya çıkardı.

Öte yandan AK Parti'nin 2018'de Bursa'da %45,20 olan oyu %39'a kadar geriledi.

Şüphesiz yereldeki yanlış uygulamalar bu durumun ana nedeni.

Seçimin sonucu doğru okunmazsa AK Parti'nin Bursa'daki kan kaybının süreceği belli.

Yerel seçime bu hava ile girilirse İstanbul, Ankara gibi Bursa'nın da Millet İttifakı'na geçmesi şaşırtmamalı kimseyi.

Belediyelerin tutumu gözden geçirilmeli.

2018'de Bursa'da AK Parti 11, CHP 5, İYİ Parti ve MHP 2 milletvekili çıkarmıştı.

AK Parti birinci bölgede 5, ikinci bölgede 6; CHP birinci bölgede 3, ikinci bölgede 2; İYİ Parti ve MHP ise her iki seçim bölgesinden de birer milletvekili Ankara'ya yollamıştı.

İkinci bölgede AK Parti bu kez bir milletvekili kaybetti, CHP milletvekili sayısını ikinci bölgede bir artırdı.

CHP Bursa örgütü seçime Turgut Özkan'ın başkanlığında disiplinli şekilde hazırlanmıştı.

Takdiri hak eden bir koordinasyon ile dün tüm sandıklara sahip çıkıldı.

Geçmişteki hatalar tekrarlanmadı.

Peki, CHP ve İYİ Parti özelinde seçimin sonucu nasıl yorumlanmalı?

AK Parti'deki erimeye karşın beklenen oy artışı neden sağlanamadı?

CHP örgütü sonucu nasıl karşıladı?

Detayları yarın aktaracağız...