Osmangazi Belediyesi'nin 2014 yılında başlattığı 'Yaşayan Tarih Hisar İçi' adlı güzel bir kentsel tasarım projesi var...

Yaklaşık 10 yıldır devam eden projenin amacı;

Bursa'nın ilk kurulduğu Hisar Bölgesi'nin mevcut sorunlarını yerinde tespit etmek, bu sorunlara uzun vadede çözüm önerileri sunmak...

Ve;

Tarihi bölgeyi özgün dokusuyla, turizm potansiyeliyle ulusal ve uluslararası alanda çekim merkezi haline getirmek...

Şehir kimliğine saygılı, tarihi değerleri korumuş bir Bursa'yı geleceğe taşımak...

Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar'ın davetiyle, 6 bin 900 metrekarelik alanı kapsayan Hisar Arkeopark projesiyle birlikte yürütülen bu projedeki çalışmaları dün yerinde görme fırsatı bulduk...

Eski Bursa'nın surlarından yeni Bursa'nın urlarını seyrettik gözlerimiz kapalı!

Önce;

Üç kuşak Hisarlı turizmci Ahmet Aydın'a ait Kaleiçi Otel'in bahçesindeki yaşlı manolya ağacının gölgesinde, projenin amacını ve yapılan çalışmaları anlattı Başkan Dündar...

Ardından buram buram tarih ve eski Bursa kokulu Hisar sokaklarında güneşe aldırmadan bitli turist gibi gezdik, çalışmaların yapıldığı yerleri...

Bölge 1. Derece SİT alanı olduğundan çalışmalar haliyle ağır gidiyor, kültürel ve sosyal dokusuna zarar vermeden tarihini ortaya çıkarmak için adeta iğneyle kuyu kazılıyor.

Proje kapsamında 98'i mesken 141'i iş yeri olmak üzere tam 239 bağımsız bina kamulaştırılmış.

Tarihi özelliği olan yapılar aslına uygun restore edilirken mimari açıdan tarihi özelliği olmayan ve güvenlik riski taşıyan yapılar yıkılıyormuş...

Bölgenin en büyük sorunu, yollarının darlığı...

Araç trafiğine kapatmak en güzeli, tabii bölgede yaşayanlar ve gezmeye gelecek vatandaşlar için otoparklar yapmak şart!

Daha yapılacak çok iş var ama Tophane'deki surlardan itibaren Hisar Bölgesi'ndeki değişim-gelişim şimdiden göze çarpıyor.

Bölgenin tarihi de talihi de gülecek gibi!

"Hisar'a doğru... 1326 Bursa'sını göreceksin! Sakın şaşırma!" yazılı pankartlar koymalı bölgenin girişine...

Aslında bu proje, Panorama 1326 Müzesi'nden başlıyor...

Büyükşehir Belediyesi'nin Ulucami'nin etrafını açan ve tarihi hanları, çarşıları gün yüze çıkaran projesinin de devamı niteliğinde...

Eminim ki;

Bu vizyon projeler bittiğinde, kentimize gelen yerli ve yabancı konuklar, bu güzergahta gezerken, yeşil dokusunu bulamasalar da tarihi dokusunu hissedecekleri eski Bursa'yı gezmeye doyamayacaklar.

Rehberler, turistleri en yakın kebapçıya götürmek zorunda kalacaklar!

Dünkü gezi sırasında bir şey dikkatimi çekti...

Arkeopark Açık Hava Müzesi yapılacak alanda arkeologlardan önce ilk kazmayı defineciler vurmuş gibiydi...

Sergilenecek eserleri bulmakta güçlük çekebilirler!