Geçtiğimiz günlerde sevdiğim bir CHP'li siyasetçiyle telefonda sohbet ediyorduk...

Ben kurultayla ilgili aradım ama o son genel seçimlerde kalmış hala...

"Partimizin seçilecek sıralarından 39 milletvekilinin başka partilere verilmesi parti vicdanında, parti tarihinde unutulmayacak bir hasar bıraktı" dedi ve devam etti:

"Bu süreç, hiçbir parti içi müzakereye, üzerinde uzlaşılmış bir iç hukuka, objektif ölçme-değerlendirme kriterlerine dayanmaksızın ve parti içi denetime kapalı olarak yürütüldü. Aynı şekilde partiler arası imzalanan protokollere dair seçilmiş kurulları bilgilendirmelerin dahi yapılmadığı süreçler yaşandı. Bu ölçüde yetki kullanıp, sorumluluk üstlenmeyen bir yönetim tarzı kabul edilebilir mi?"

Özeleştiri yapmıyor resmen saydırıyordu partisinin üst yönetimine...

"Boşver! Atı alan Üsküdar'ı geçti" dedim...

CHP'li dostum, hala saydırıyordu:

"Seçimler, AKP iktidarı büyük bir umut ve çekim merkezi olduğu için kaybedilmedi. Muhalefet güçleri tek tek veya birlikte yeterince güven vermediği için kaybedildi arkadaş... İttifak partileriyle birlikte girdiğimiz seçimde bile yüzde 25 oranını aşamadık. Milletvekili sayımız bir önceki seçimde kazandığımız sayının altında kaldı..."

Baktım hala kurultay konusuna gelecek gibi değil, "Takma kafana, sıkılmış portakalın davası olmaz! Bak önünüzde büyük kurultay var. Her kurultay umut demek değişim demek... Partinle ilgili böyle her yerde ağır eleştirilerde de bulunma, atıverirler partiden, Bolu belediye başkanı gibi kalırsın ortada dımdızlak!" deyince bastı kahkahayı:

"Atamazlar!"

Sordum:

"Niye?"

Gülmeyi sürdürdü:

"Yahu bu söylediklerimi sana kitapçıktan okuyordum zaten... Kurultayda genel başkanlığa aday olan Özgür Özel'in seçim için bastırdığı 'Değişimin Yüzyılı-Yüzyılın Değişimi' adlı kitapçıkta yazıyordu bu dediklerim... Keşke kitabına yazdığı özeleştirileri vakti zamanında dizinin dibinden ayrılmadığı Kemal Bey'in yüzüne söyleseydi..."

Ben de gülerek verdim cevabı:

"Çok da geç kalmış sayılmaz, kurultayda söyler!"

SELÇUK BEY'İN SİTEMİ

Dünkü yazım üzerine İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu aradı...

Haklı bir serzenişte bulundu...

Yalnız BESOB'un Cumhuriyetin 100. Yıl kutlama gecesinde değil birçok etkinlikte benzeri konuşma yasaklarıyla karşılaştıklarını hatırlattı...

Ve şunları söyledi:

"Muhalefet partisi vekillerin konuşmalarından niye korkuyorlar anlamış değilim! Davet edilen yerde konuşmak en doğal hakkımız. Konuşturmaktan korkuyorsanız çağırmayın o zaman! Kaldı ki, BESOB'un gecesine katılan muhalefet parti temsilcisi bir ben değildim. CHP'liler de vardı. İktidar partisine söz verip muhalefete vermemek, bizleri seçen milli iradeye de saygısızlıktır. Bunu sineye çekemeyiz!"