Hafta sonu oturduğum mahalledeki pazara gideyim dedim...

Daha pazaryerine adımı atmamıştım ki, bir anons:

"Dikkat dikkat! CHP Nilüfer Belediye Başkan Adayı Sayın Şadi Özdemir, pazarımızı ziyarete gelmiştir. Esnafımıza ve halkımıza önemle duyurulur!"

Haydaaa!

İyi olacak hastanın doktor ayağına gelirmiş, iyi yazarın da yazı konusu...

Demeye kalmadı, ardından bir anons daha:

"Dikkat dikkat! Cumhur İttifakı'nın AK Partili Nilüfer Belediye Başkan Adayı Sayın Celil Çolak da pazarımızı ziyarete gelmiştir! Esnafımıza ve halkımıza önemle duyurulur!"

Bu nasıl bir şans abicim ya, pazara alışverişe mi geldik basın toplantısına, mitinge mi?

Güzel Allah'ım verdikçe veriyor!

Pazara çıktığımı duyan başkan adayı soluğu bizim pazaryerinde almış...

Gözüm eşimin elime tutuşturduğu alınacaklar listesinde aklım adaylarda...

Araştırmacı ve karıştırmacı gazetecilik aşkım depreşti, alışverişten önce Nilüfer'deki iddialı iki belediye başkan adayının pazardaki performanslarını uzaktan gizlice izlemeye karar verdim...

Halkın ve esnafın iki adaya da yaklaşımları nasıl?

Hangisine daha sıcak davranıyor hangisine soğuk?

Bundan daha güzel seçim anketi olur mu?

İşte izlenimlerim:

CHP'liler, pazarın solundan, AK Parti'liler de sağından başladılar tura...

Ziyarete sosyete pazarı dedikleri ünlü giyim ve kozmetik markaların çakma ürünlerinin satıldığı bölümden başlayan CHP'nin adayı Şadi Bey'i siyasi zekâsından dolayı takdir ettim...

Muhtemelen muhalefet partisinin temsilcisi olarak, vatandaşın ayağına giymeye don alıp alamadığına bakmak istedi önce...

İktidar partisinin adayı olmasına rağmen ziyarete direkt meyve-sebze satılan bölümünden başlayan AK Partili Celil Bey'i de cesaretinden dolayı takdir ettim...

Tezgâhlardaki TÜİK'in kulaklarını çınlatan etiketlerin acısını kendisinden çıkarabilirler diye korkmadan daldı pazara...

Önden partili gençler seçim broşürünü dağıtıyor arkadan da adaylar gözüne kestirdiği vatandaşı veya esnafı yakalayıp elini sıkıyor, öpüyor, fotoğraf çektirenlere sarılıyordu...

Açık açık, "Oyum senin" diyen de vardı, "Kusura bakma seçimde oyum filanca adaya" diyen de...

"Siz seçim derdindesiniz biz geçim derdindeyiz! Ucuz patates almak için bile üç tur atıyoruz pazarda!" diyerek her iki tarafa tepki gösterenler de...

İki adaya da aynı ilgi ve sevgiyi gösterip ikisine de "O iş tamam sen git yat Başkan! Seçimde oyum senin!" diyenler de az değildi, özellikle de İstanbul'dan gelip Nilüfer'de tezgâh açan pazarcı esnafı!

O gün pazarda bir kez daha gördüm ki, en büyük siyasetçi halkımız!

Adaylara gaz da veriyor fotoğraf da, çekinmeden tepki de!

Bu vesileyle, belediye başkan adaylarına diyorum ki;

Boşuna gitmeyin pazara

Uğrarsınız nazara

Sandıkta başınıza iş gelir

Sonra dersiniz kazara!