- Eveeet sevgili basın, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle, ben de belediye başkanlığı koltuğumu sembolik olarak sevimli öğrencimiz Alican'a bırakıyorum... Buyurun Sayın Başkanım, sizi şöyle makamınıza alalım...

- Teşekkür ediyorum, çok naziksiniz, çocuklara olan bu ilgi ve alakanızın bayramla sınırlı kalmamasını diliyorum...

- Ne demek efendim, çocuklar bizim geleceğimiz, yarınlarımız...

- Geleceğimiz demişken, öncelikle belediyemizin mali durumunu görmek isterim...

- Hay hay, son rapor önünüzde başkanım!

- Bu ne kardeşim? Bu kadar borç olur mu yahu?

- Sayın Başkanım, o borç bizden önceki dönemden, malum yeni devraldık belediyeyi...

- Bırakın bana enkaz edebiyatı yapmayın kardeşim? Nereye harcanmış bu milletin parası?

- Efendim biz de onu araştırıyoruz...

- Araştırmaya gerek yok, makam odasındaki şatafat anlatıyor her şeyi... Topkapı Sarayı gibi döşenmiş maşallah!

- Efendim takdir edersiniz ki itibardan tasarruf olmaz!

- İyi diyorsun da, itibara harcadığımız kaynaklar yüzünden, bir depremde göçük altında kalıyor itibarımız, yağmurda sel götürüyor sonra...

- Yerden göğe kadar haklısınız efendim!

- Şu personel listesini de getirin bakayım...

- O da önünüzdeki mavi dosyada Başkanım...

- Ooooo! İŞKUR'a dönmüş burası...

- Maalesef efendim, ballı maaşı duyan gelmiş...

- Bana bir tuzlu ayran getirin, tansiyonum zıpladı!

- Çok sinirlendiniz Sayın Başkanım, isterseniz sizi yan odaya alalım biraz dinlenin...

- Ne var yan odada?

- Ne yok ki? Türk banyosu var, saunamız var, masaj odamız, restoranımız bile var...

- Daha neler, jakuzi de olsaydı bari?

- Yok ama isterseniz hemen ihaleye çıkabiliriz!

- Kalsın istemem... Son model ve marka araçların isimleri yazılı şu kırmızı dosyayı niye hazırladınız, ihale için belediyenin otoparkına gelip gidenlerin araçları mı?

- Hayır efendim, o listede gördükleriniz naçizane benim ve dair başkanlarımızın kullandığı makam araçları...

- Helal olsun, hem ayranımız yok içmeye diyorsunuz hem de en pahalı lüks arabalarla gidiyorsunuz vatandaşla görüşmeye!

- Sayın Başkanım, bizim sabrımız sizin de koltukta oturma süreniz bitmek üzere, var mı bizlere son bir talimatınız?

- Var da önce şu önümde U şeklinde dizilen reklam kokulu mikrofonları kaldırın!

- İyi de başkanım, haberinizi yapmak için gelen medyaya ayıp olmaz mı?

- Olmaz! Bir reklam-ilanla örteriz o ayıbı da!

- Başka bir emriniz var mı?

- Ankara'yı bağlayın bana...

- Derhal efendim, kiminle görüşecektiniz?

- Vazgeçtim bağlamayın, makam aracımı hazırlayın, gidiyoruz...

- Nereye Başkanım?

- Anıtkabir'e!

- Niye?

- Atam'a vaziyeti anlatıp, koltukta oturma süremizi uzatmasını isteyeceğim!

.........................................................................

23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN!